ABD, İran petrolünü satın alan veya Devrim Muhafızları ile ticari ilişkilerde bulunanlara yönelik yaptırımların sürdürüleceğini açıkladı.
ABD Hazine Bakanlığı Terör ve Mali İstihbarat Müsteşarı Sigal Mandelker, Pazar günü Abu Dabi'de gazetecilere yaptığı açıklamada, İran’a yönelik baskıların süreceğini belirterek, Başkan Donald Trump’ın da söylediği gibi İran petrolü konusunda hiçbir şekilde yaptırım muafiyeti uygulanmayacağını dile getirdi.
Hazine Bakanlığı Müsteşarı Mandelker, İran'ın petrol tankeri Adrian Darya 1’in hedefine ulaşarak, petrolü sattığını duyurmasına ilişkin açıklamalarda da bulundu.
ABD'nin kara listeye aldığı tankere ilişkin olarak, "Bu sadece, bu tankerle ilgili değil. Bu dünyadaki bütün kuruluşlara yönelik sert bir uyarı" diyen Mandelker, bütün şirket ve hükümetlerin İran ile yapmak veya ABD ile iş yapmak konusunda basit bir ayrım olduğunu anlaması gerektiğini ifade etti.
İran, Cebelitarık tarafından alıkonulduktan sonra hareketine izin verilen Adrian Darya 1 tankerinin, Akdeniz'de bir limana ulaştığını ve petrolü satıldığını açıklamıştı. Uydu fotoğrafları ile tankerin Suriye'nin Tartus limanında olduğu tespit edilmişti. Tankerde, yaklaşık 140 milyon dolar değerinde petrol bulunuyordu.
PETROL İHRACATINDA YÜZDE 80 DÜŞÜŞ
Mandelker, ABD'nin baskıları nedeniyle İran’ın ham petrol ihracatında "ciddi bir düşüş" kaydedildiğini de sözlerine ekledi.
ABD’nin 2015 yılında İran ile imzalanan nükleer anlaşmadan geçen yıl Mayıs ayında çekilerek, yaptırımları yeniden devreye sokması üzerine İran’ın ham petrol ihracatı yüzde 80 düşüş kaydedildi.
ABD, ekonomik yaptırımlar ile İran'ı koşulları daha sert olan bir anlaşmaya zorlamayı hedefliyor. İran'a nükleer anlaşmaya uyması konusunda uyarıda bulunan Avrupa ülkeleri ise anlaşmanın kurtarılması için diplomatik çabalarını sürdürüyor.
İran, anlaşmanın kurtarılmasının yanı sıra ülkeye yönelik yaptırımların kaldırılarak, yine petrol ihracatına başlamayı istiyor. Bu çerçevede anlaşmayı imzalayan Avrupa ülkelerine baskı yapmak isteyen İran, nükleer anlaşmadan doğan yükümlülüklerini kademeli olarak askıya almaya başladı.