63 yaşındaki Reisi, 19 Mayıs'ta aralarında İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Amir Abdullahiyan'ın da bulunduğu yedi kişiyle birlikte helikopter kazasında hayatını kaybetmişti.

Başlangıçta, raporlar Reisi'nin iki kişisel koruması da dahil olmak üzere gemide dokuz yolcu olduğunu gösteriyordu. Ancak helikopter enkazının bulunmasının ardından bulunan ceset sayısı sekiz oldu.

Dört gün sonra, ikinci kişisel muhafızın kimliği, Reisi'nin anma töreni sırasında Cevad Mehrabil'in arkada yas tutarken görüldüğü sosyal medya paylaşımları aracılığıyla ortaya çıktı.

Raporlarda, Mehrabil'in şefi Mehdi Musavi'nin kendisini son dakikada Cumhurbaşkanı'nın helikopterinden alıp o gün konvoyda uçan diğer iki uçaktan birine götürdüğü belirtiliyor.

Musavi'nin kazada hayatını kaybetmesinin ardından babası, İran devlet televizyonuna oğlunun bu geziden dönmeyeceğini bildiğini söyledi.

"Yolculuktan önceki gece bizi ziyarete geldi. Vedalaşıp arabasına bindi ama geri döndü ve 20 dakika kaldı. Sonra gitti ama arabayla kısa bir mesafe kat ettikten sonra tekrar geri döndü ve bizimle 10 dakika daha geçirdi." 
Baba, kameraya yaptığı açıklamada, üçüncü kez veda ederken annesinin ve benim ayaklarımı öptü:

"İşte o zaman onun gideceğini ve bir daha geri dönmeyeceğini anladım."

Kişisel muhafızlar, güvenilmeyen İran ordusunun yerini almak üzere 1979'da kurulan İslam Devrim Muhafızları Birliği'ne bağlı özel bir birimin üyeleriydi.

"Ensar El Mehdi" olarak bilinen birimleri, üst düzey rejim yetkililerinin kişisel güvenliğinden sorumlu.

Bunu sağlamak için sadece güvenli iletişim için değil, konum takibi için de özel donanımlı telefonlar taşıyorlar. Musavi'nin taşıdığı cihazın, İran'ın Azerbaycan sınırına çok da uzak olmayan engebeli bir bölgeye düşen helikopterin yerinin belirlenmesinde faydalı olması gerekirdi.

Ancak kurtarma ekiplerinin kaza mahalline ulaşması 16 saat sürdü. Time dergisine göre, üst düzey yetkilileri taşıyan uçaktaki alıcı-vericinin, düşman hükümetler tarafından takip edilme korkusu nedeniyle rutin bir mesele olarak kapatıldığı bildirildi.

Helikopter İran'ın kuzeybatısındaki ormanlık bir tepeye düştüğünde, bir yolcu pilotun cep telefonunu alacak kadar uzun süre hayatta kaldı, bölgeyi tarif etmeye çalıştı ve kurtarılmayı beklerken öldü.

Teknik inceleme yoluyla cevaplanabilecek başka sorular da var.

Başka bir helikopterde uçan Reisi'nin genelkurmay başkanı, kaybolmasından kısa bir süre önce cumhurbaşkanının helikopteri ve diğer helikopterlerin tepelere yapışan bulutların üzerine çıkmasını emrettiğini söyledi.

Diğer iki uçak da aynısını yaptı ancak başkanın helikopterinin sesi bir daha duyulmadı. Bazı bilgiler her yönden yoruma açık olmasına rağmen ilgi çekici olmaya devam ediyor. Örneğin İranlılar, Time dergisine göre, gizemi ve zulmüyle bilinen bir sistemde benzeri görülmemiş bir komplonun kanıtı olarak Musavi'nin babasının hikayesini öne sürüyor.

Reisi'nin yaşlı annesinin, açıkça üzgün olduğu ve "onu öldürenlerin" öldürülmesi çağrısında bulunduğu bir video görüntüsü de bu spekülasyonları artırdı.