İran’da son iki hafta içinde idam edilen 42 kişiden yarısının İran-Pakistan sınırındaki Belucistan bölgesinden olduğu bildirilirken bu kişilerin çoğunun uyuşturucu suçundan idam edildiği öğrenildi.
Uluslararası Af Örgütü, Beluc azınlığına karşı kullanılan ölüm cezasının “tüyler ürpertici” bir artışla tırmandığınına dikkat çekti.
Basnews'in Daily Star’dan aktardığı habere göre, çifte vatandaşlığa sahip bazı İranlılar da uluslararası protestolara rağmen idam ediliyor. İsveç-İran çifte vatandaşlığına sahip Habib Farajollah Chaab, İsveç hükümeti tarafından kınanan bir hareket sebebiyle 6 Mayıs Cumartesi günü infaza uğradı.
Haberde İranlı savcılar, Chaab’ın 2018’de güneydeki Kuzistan eyaletinde bir askeri geçit töreninde düzinelerce insanı öldüren bir terör saldırısının arkasında olduğunu iddia etti.
Haberde ayrıca, İran’ın eski savunma bakan yardımcısı Alireza Ekberi de, nükleer sırları İngiliz hükümetine vermekle suçlandıktan sonra ocak ayında asıldı. 62 yaşındaki Akbari’nin bir MI6 ajanı olduğu iddia edildi, ancak İngiliz teşkilat hiçbir zaman onunla herhangi bir ilişkisi olduğunu kabul etmedi
“Uluslararası tepkiler infazları zorlaştırdı”
UST Direktörü Mahmood Amiry Moghaddam, şunları kaydetti:
“Protestoculara yönelik idam cezalarına için gösterilen uluslararası tepkiler, İran İslam Cumhuriyeti’nin infazlarını sürdürmesini zorlaştırdı.
Yetkililer, bunu telafi etmek ve insanlar arasında korku yaymak için siyasi olmayan suçlamaların infazını hızlandırdı. Bunlar, İran’ın infaz makinesinin düşük maliyetli kurbanları.”
UST, İran’ın 2022’de en az 582 mahkumu idam ettiğini, bunun 2015’ten bu yana en yüksek sayı olduğunu ve 2021’de bildirilen 333 infazdan da önemli bir artış olduğunu belirtiyor.
Ülkedeki idam cezasıyla ilgili yıllık raporlarında, “2022’de İran yetkilileri, iktidarı elinde tutmak amacıyla toplumsal korku aşılamak için ölüm cezasının ne kadar önemli olduğunu gösterdi” denildi.