Washington’un aralarında Türkiye, Fransa ve İngiltere’nin de olduğu Koalisyon güçlerinin Suriye’de kalmalarını istediğini söyleyen ABD’li bir yetkili Wall Street Journal gazetesine röportaj verdi.
ABD’li yetkili “IŞİD’in Suriye’de tekrar ortaya çıkmasını önlemek için ABD hükümeti uluslararası koalisyonda yer alan ortaklarına Suriye’de kalmalarına yönelik çağırıda bulundu” dedi.
Washington Hükümetinin bu kararı Demokratik Suriye Güçleri (DSG) ile Türkiye arasında yaşanabilecek olası bir savaşın önüne geçebilmek için aldığı iddia ediliyor.
YPG’nin de aralarında bulunduğu Demokratik Suriye Güçleri 2015’te ABD’nin desteğiyle kuruldu.
Al Monitor haber sitesine konuşan İngiliz bir yetkili, “Suriye’nin kuzey doğusunda kurulacak bölgenin planları hakkında ABD ile görüşmeler yapıldı. İngiltere Dışişleri Bakanlığı, ABD’nin Suriye’den çektiği güçlerin yerini alamayacağına dair gereken cevabı Washington yetkililerine iletti” diye konuştu.
ABD Başkan Donald Trump Aralık ayında askeri güçlerini Suriye’den çekeceklerini açıklamıştı. Ancak Trump, geçen ay yaptığı açıklamda ise askerlerinin tamamını çekmeyeceklerini ve sadece 400 ABD askerinin Suriye’de kalacağını söylemişti.
Avrupalı bir yetkili aynı haber sitesine verdiği röportajda “Fransa ve İngiltere güçleri Suriye’de ABD’nin boşluğunu dolduramaz” dedi.
ABD'nin Suriye'deki planları
Başkan Trump’ın stratejisine göre ABD’li askerlerin bir kısmı Menbiç’te kalarak Türkiye güçleri ile oradaki süreci takip edecekler. Suriye-Türkiye arasında kurulacak güvenli bölgedeki gelişmeleri gözlemlemek için başka bir ABD gücü Fırat’ın doğusuna konuşlandırılacak.
ABD’li yetkililer oradaki askerlerin yerel güçlere eğitim vermek amaçlı bulunduğunu söylüyor.
Amerika’nın üçüncü askeri grubu ise IŞİD’le mücadele ve İran’ın bölgedeki nüfuzunun önüne geçebilmesi adına Suriye’nin güneyinde bulunan Tenif bölgesinde konuşlanacak.
Avrupalı yetkili Trump’ın Aralık’ta verdiği çekilme kararı kapsayıcı olarak, bütün Koalisyon güçlerinin Suriye’den çekilmesiyle ilgili olduğu sanılıyordu. Ancak ülkede önce istikrarı sağlamalı daha sonra yerel güçlere gereken eğitimi vermeli.
Avrupalılar, IŞİD’le mücadele kapsamında koalisyon güçleriyle birlikte Suriye’ye girdiklerini ve aynı anda çekilmeleri gerektiğini belirtiyor.
ABD’li yetkililer, iki aydır askerlerinin çekilmesiyle Rojava’da kurulması planlanan güvenli bölgedeki askeri boşluğu doldurmaları için Avrupalı ortaklarını ikna etmeye çalışıyor. Ancak Avrupalılar buna yanaşmayarak, hep birlikte çekileceklerini vurguluyor.
Wall Street Journal gazetesine açıklama yapan Pentagon üst düzey yetkilileri, Avrupa ülkeleri ABD’nin asker sayısından ziyade Suriye’deki mevcudiyetinin önemli olduğunu özellikle hava ve kara operasyonlarında gereken desteği garanti etmesinin önemine dikkat çekiyor.
Trump’ın çekilme kararı sonrası Suriye’de kalma kararı alan ilk Avrupa ülkesi Fransa oldu. Ancak bu kararı sürdürmek adına ABD’nin planına ilişkin detaylı bilgi istiyor.
Washington yönetimi, Avrupa ülkelerinin önümüzdeki Cuma gününe kadar bu konudaki tutumlarını netleştirmelerini istiyor. Ancak ABD’nin koalisyon ortakları Cuma gününü müzakerenin ilk aşaması olarak gördüklerini söylüyor.
ABD Merkez Kuvvetler (CENTCOM) Komutanı General Joseph Votel geçtiğimiz Perşembe günü ABD Temsilciler Meclisi Askeri Komisyonuna yaptığı konuşmada, “Koalisyon güçlerinin Suriye’deki varlığı ABD’nin çabaları üzerinde önemli bir role sahip” dedi.
ABD: IŞİD sonrası için de planlarımız var
DSG ile Koalisyon güçleri geçtiğimiz ay IŞİD’in son kalesi olan Bagoz’a operasyon başlattı. DSG ile koalisyon güçleri ilerleme kaydederken, bölgeyi terk edenlerin sayısı da 62 bini geçti.
CENTCOM Komutanı Votel, ABD Temsilciler Meclisinde yaptığı konuşmada, ülkesinin IŞİD’le mücadele sonrası için de planları olduğunu, örgütü bitirdikten sonra da mücadeleye devam edilmesi gerektiğinin önemine vurgu yaptı.
IŞİD'le mücadele kapsamında ABD'nin liderliğini yaptığı Uluslararası Koalisyon Güçleri Eylül 2014'te kuruldu. Uluslararası, bölgesel ve yerel güçler 5 yıldır IŞİD'e karşı savaşıyor.
ABD ve müttefik ülkeler, Birleşmiş Milletler (BM) gözetiminde Cenevre görüşmeleri çerçevesinde geçiş sürecine adım atılmasının Suriye krizinde önemli olacağını söylüyor. Bu görüş Rusya’nın Suriye geleceğindeki planlarıyla örtüşmediğinden dolayı Türkiye ve İran’ın da ortak olduğu Astana süreci başlatıldı. Rusya, Beşar Esad’ın görevinde kalması konusundaki ısrarını devam ettiriyor.
ABD’li Ortadoğu araştırmacısı Aron Stain, “Beyaz Saray’daki yetkililer Suriye’de askerimiz olursa belki zamanla Rusya’nın görüşlerinde değişiklik olur düşüncesine inanıyor” dedi.
CENTCOM Sözcüsü Patrick Ryder ise Suriye’nin geleceği konusunda daha olumlu. Ryder yaptığı açıklamada, “Müttefik güçlerle askeri planlarımız devam ediyor. Hangi ülkenin hangi alanda daha etkili katılım sağlayacağı konusunda müzakerelerimiz devam ediyor. Kısaca anlaşmak üzereyiz” ifadelerini kullandı.
