Middle East Eye tarafından ele geçirilen gizli askeri belgeler, Mısır'ın Sina Yarımadası ile Gazze arasında İsrail'in uyguladığı ablukayı delmek için inşa edilen tünelleri yok etme operasyonlarının boyutlarını gözler önüne serdi.
Belgelere göre 2011-2015 yılları arasında sınır kenti Refah'ta 2 binden fazla tünel askeri mühendisler tarafından imha edildi.
Belgeler ayrıca silahlı kuvvetlerin üst düzey mensuplarının tünelleri yok etmeye alternatif olarak Gazze sınırı boyunca bir kanal kazılması önerisine ilişkin bir fizibilite çalışması yapılmasını emrettiğini de ortaya koyuyor.
Ordu içinden biri tarafından sızdırılan belgeler, ordunun Kuzey Sina vilayetindeki kapsamlı operasyonlarına dair nadir bir bakış açısı sunuyor.
Belgelere göre, söz konusu dönemde imha edilen tüm tüneller ticari tünel ya da ulaşım tüneli olarak tanımlanıyor.
İsrail'in 7 Mayıs'taki operasyonunun ardından Gazze'nin güneyindeki Refah sınır kapısının kapatılmasının ardından ortaya çıkan bu bilgiler, İsrail'in Mısır'ın Filistinli silahlı gruplar tarafından kullanılan kaçakçılık tünellerini yok etmekte başarısız olduğu yönündeki eleştirilerine ilişkin soru işaretlerini de beraberinde getiriyor.
İsrailli yetkililer Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail'in güneyinde düzenlediği saldırıda kullanılan silahların Mısır'dan tüneller aracılığıyla Gazze'ye sokulduğunu söylemişti.
Aralık ayında İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İsrail güçlerinin bölgenin askerden arındırılmasını sağlamak için Philadelphi Koridoru olarak bilinen 14 km'lik sınır şeridinin tamamının kontrolünü ele geçirmeye çalışacağını söyledi.
Mısır İsrail'in iddialarını reddederek son on yılda 1500'den fazla tüneli yok ettiğini söyledi.
Hükümet sözcüsü Ziya Raşvan, Mısır'ın ayrıca tüm sınır boyunca altı metre yer üstünde ve altı metre yer altında olmak üzere beton bir duvar inşa ettiğini ve bunun "silah kaçakçılığını imkansız hale getirdiğini" ifade etti.
Mısır ordu sözcüleri daha önce imha edilen tünel sayısını yaklaşık 3 bin olarak açıklamıştı. 2018'de bir ordu sözcüsü imha edilen tünellerden bazılarının yeraltında 30 metre derinliğe ulaştığını belirtmişti.
Ancak Middle East Eye tarafından elde edilen belgeler ilk kez Mısır'ın tünelleri yok etme operasyonlarına ilişkin spesifik ayrıntıları ortaya koyuyor.
Yarbay Ahmed Fevzi Abdulaziz tarafından imzalanan 5 Şubat 2015 tarihli bir belgeye göre Ağustos 2011 ile Şubat 2015 tarihleri arasında imha edilen tünel sayısı 2 bin 121.
Bunların 813'ü su altında bırakıldı, 1.181'i mühendislik aletleri kullanılarak yok edildi, 127'si ise patlayıcılarla çökertildi.
Belgelerde ayrıca tünellerin açılmasını engellemek ve etraflarındaki toprağı gevşetmek için tampon bölge görevi görecek bir kanal inşa edilmesi önerisine ilişkin yazışmalar da yer alıyor.
Bu öneri dönemin Savunma Bakanlığı Genel Sekreteri Muhammed Ferid Hicazi tarafından denetleniyor.
Kanal önerisi son derece gizli ve başarılı bir şekilde uygulandığına dair hiçbir kanıt yok.
Belgeler, Sisi'nin Temmuz 2013'te iktidara gelmesinin ardından, dönemin savunma bakanının demokratik yollarla seçilmiş Muhammed Mursi'ye karşı bir darbe düzenlemesiyle birlikte tünelleri bulma ve yok etme çabalarında belirgin bir artış olduğunu ortaya koyuyor.
2 Mayıs 2013 tarihli bir belgede, o tarihe kadar keşfedilen toplam 276 tünelden 124'ünün su baskınları sonucu imha edildiği belirtiliyor ki bu da 2013'ten sonraki dönemde daha fazla tünel keşfedildiğini gösteriyor.
Sisi'den önce Hüsnü Mübarek ve Muhammed Mursi hükümetleri de bazı sınır ötesi tünellerle mücadele etmek için harekete geçmişti.
Şubat 2013'te bir Mısır mahkemesi Mursi hükümetine Gazze ve Sina arasında o dönemde sayıları 1200 civarında olduğu tahmin edilen kaçakçılık tünellerini yok etmek için gerekli tüm önlemleri alma emri verdi.
Mursi'nin ulusal güvenlik danışmanı İsam el Haddad o ay Reuters'a yaptığı açıklamada Gazze ve Sina arasında iki yönlü silah akışını önlemek için Şubat ayı başlarında bir dizi tünelin sular altında bırakıldığını belirtti.
O dönemde aralarında New York Times ve Al Jazeera'nin de bulunduğu birçok medya kuruluşu Mısır ordusunun tünelleri kanalizasyon suyuyla doldurduğunu bildirmişti.