AK Parti Sözcüsü Çelik: Yeni anayasayı MHP ile birlikte çalışacağız

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, yeni anayasa çalışmalarına ilişkin, “AK Parti'de çalışacağız, Cumhur İttifakı olarak beraber de çalışacağız. Hem AK Parti’den hem MHP’den siyasi heyetler süreci tartışmaya devam edecek. Burada olgunlaştıktan sonra tabii ki diğer partilerle de konuşacağız” dedi
19.04.2021, Pts - 18:46
AK Parti Sözcüsü Çelik: Yeni anayasayı MHP ile birlikte çalışacağız
Haberi Paylaş

Ömer Çelik, partisinin MYK gündemine ilişkin açıklamalarda bulundu.

Çelik'in açıklamalarından bazı satır başları şöyle:

“Emekli amiraller tarafından yayınlanan ve siyasette kötü girişimleri hatırlatan kanaatlerimizi sizinle paylaşmıştık. Yargı faaliyetini sürdürüyor, o konuya girecek değiliz. Bu süreç içerisinde AK Partiyi, ima eden sayın Kılıçdaroğlu ve bazı CHP'lilerden gelen asla kabul edemeyeceğimiz iddialar oldu. Bu metnin gece yarısı yayınlanmasında, değiştirilmesinde iktidarın sorumlu olduğu şeklinde açıklamalar yayınlandı.

Sanki bu işin içinde bazı arkadaşlarımız varmış da, kumpas kuruluyor gibi baştan aşağı yanlış açıklamalar oldu. Bu bildirinin gece yarısı yayınlanması konusunda dış müdahale söz konusu olmuşsa, o zaman niçin bu bildiriye imza atan bazı emekli amiraller bunun fikir hürriyetine girdiğini açıklama gayretine girdiler. Bir tanesi de saygısızca bizi kast ederek, 'gece yarısı bildiriyi uykulu bir şekilde okumuşlar, sabah okuyunca göreceklerdir' demiştir.

(Emekli amirallerin bildirisi) Hemen sahiplenenlerin bunu niye sahiplendiği, eğer içeriği ve zamanlaması değiştirilmişse onlara sorulması gereken bir şeydir. Bize sorulması, akılla izah edilecek bir mesele değildir.

(CHP) Emekli amiraller bildirisi konusundaki sınıfta kalan tavırlarını örtmek için 128 milyar dolar meselesini sürekli ortaya çıkarıyorlar. En güzel cevabı kendi milletvekilleri verdi.

Yunanistan Dışişleri Bakanı'nın ülkemize ziyareti oldu. Tabii ki ülkemize ziyaretlerinden memnuniyet duyarız. Geleneksel misafirperverliğimiz ve diplomatik deneyimimiz çerçevesinde ağırlamaktan büyük memnuniyet duyarız. Burada gördük ki Yunanistan Dışişleri Bakanı Türkiye'ye Ankara'ya konuşmak için gelmemiş, Atina'ya konuşmak için gelmiş. Son derece bağnaz, saygısız şekilde Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni ve milletimizi itham etmesi, diplomasi tarihine yakışıksızlık örneği olarak girecektir. Sayın Dışişleri Bakanımız gereken cevabı verdikten sonra son sözü yine Yunan bakana geldi fakat yine aynı şekilde devam etti. Müzakereleri sabote etmek için konuşmuş olmakla kayıtlara geçmiş oldu. Bu nezaket ve diplomasi dışı tavrı bütün dünya görmüş oldu.

Beni en çok şaşırtan şey şu oldu; Yunan Dışişleri Bakanı'nın sözlerinde ister küçük, ister büyük devlet olsun, kendi egemenliklerini korumaya muktedir olduğunu söylerler. İster küçük ada devleti, ister süper güç olsun. Bunun dışındaki ifade devlet olma kabiliyet ve kapasitesinden geriye gitmek anlamına gelir. Yunan Dışişleri Bakanı'nın kendi ülkesinin egemenliğinden bahsederken AB'den bahsettiğini gördük. AB'yi kalkan yapan açıklamayı ilk defa bir dışişleri bakanından görmüş oldum. Netice olarak bu sorunların neden çözülmediği anlaşıldı.

Karşı karşıya kaldığımız bağnazlık ve saygısızlığa rağmen müzakere sürecini akıllı bir dil ve devlet anlayışıyla, karşılıklı saygıya uygun şekilde sürdürmeye hazır olduğumuzu söylüyoruz. Bir dışişleri bakanı buraya gelecek kendi ülkesinin iç siyasetindeki siyasi kariyerine Ege ve Doğu Akdeniz'deki meseleleri istismar konusu haline getirecek. Buradan bir şey çıkmaz.

(Yunanistan) Botları batırmak, 3 yılda 80 binden fazla mülteciyi bizim kara sularımıza itmek gibisinden vahşi eylemler gerçekleştirdiler. Uluslararası kurumlar ve Avrupa Birliği maalesef bunun karşısında susuyor.

(Yunanistan) Demokrasi, insan hakları, uluslararası ilişkiler dediğiniz değerleri Akdeniz'in sularına gömdünüz. Onları kurtarın, sonra diğer meseleler hakkında konuşmaya çalışın.

(Rusya-Ukrayna gerilimi) Bu gerilimin Rusya, Ukrayna ve AGİT arasındaki üçlü temas grubu çerçevesinde diplomasi yoluyla çözülmesini istiyoruz.

(Yeni anayasa çalışmaları) AK Parti'de çalışacağız, Cumhur İttifakı olarak beraber de çalışacağız. Hem AK Parti'den hem MHP'den siyasi heyetler süreci tartışmaya devam edecek. Burada olgunlaştıktan sonra tabii ki diğer partilerle de konuşacağız.

(KKTC Anayasa Mahkemesinin Kur'an kurslarına ilişkin kararı) Tabii ki Türkiye'nin de atacağı adımlar vardır. Cumhurbaşkanı Tatar da bunun düzeltilmesi gerektiğini ifade etti. Dolayısıyla koordinasyonlu şekilde süreci takip etmeye devam edeceğiz. Konjonktür hazretleri ve mevzuat efendiye demokrasiyi kurban edemeyiz.”

Nerina Azad
Bu haber toplam: 3604 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:14:23:12