CHP Sözcüsü Faik Öztrak, bugün genel merkezde düzenlediği basın toplantısında, Suriye’de PKK ve PYD ile görüşmeler yapıldığını öne sürdü.
“Bu ortaya çıkmasın diye mi bu kadar telaş içindeler?” diyen sözcü, ABD savunma bakan yardımcısının 18 Nisan’daki basın toplantısında “Suriye Demokratik Güçleri ile Türkiye arasında birçok meşru konuda doğrudan görüşmeler devam ediyor”ifadelerini kullandığını dile getirdi.
Öztrak, şöyle devam etti: “Kimler var bunun içinde, bunun ana unsuru kim? PKK/PYD. ‘Meşru konu’ ne demek? Yani ne yapıyorlar? Dün Mehmetçik’imizi şehit edenlerle bunlar doğrudan görüşüyormuş. Bu doğru mu? ABD savunma bakan yardımcısı bunu söylüyor.
Bu açıklama pek çok soruyu akla getiriyor. Saray ve onun bekçisi, dışarıda PKK/PYD ile yürüttükleri bu müzakerelerin üstünü örtebilmek için mi içeride Kuvayı Milliye’nin devamı olan partimize, genel başkanımıza ipe sapa gelmez suçlamalarda bulunuyorlar? Bu doğrudan görüşmeler ne zaman başladı? Bu görüşmelerin içeriği ve amacı nedir? Bu teröristlerle kaç kez görüşüldü?”
CHP’li sözcü, İstanbul’da seçimlerin yenilenmesini savunan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye de “Ne yaptılarsa sonuç değişmedi. Herhalde bu kadar laftan sonra bir şey yapmak gerekiyor. Bahçeli’nin içini rahat ettirmek için bir de oyların tamamını kendisine saydırmak lazım” sözleriyle seslendi.
AKParti’den yalanlama
Açıklamadan saatler sonra AKParti Sözcüsü Ömer Çelik, Öztrak’ın açıklamalarına Twitter’dan yanıt verdi. AKParti’li sözcü, CHP’nin bir kez daha yabancı bir devletin yetkilisi referans vererek hükümeti suçladığını aktardı. Çelik, iddiayı ‘yalan’ diye nitelerken, ‘kendi devletini suçlayan çarpık zihniyetle karşı karşıya kalındığını’ savundu.
AKParti’li sözcü, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizzat CHP genel başkanı ve yöneticileri, ‘PYD/YPG terör örgütü değildir. PYD/YPG Türkiye’ye saldırmaz’ demişlerdi. Şimdi savundukları PYD ve YPG ile hükümetimizin görüştüğü iftirasını atarak, başka devletlerin yetkililerinin propagandalarına sahip çıkıyorlar. CHP’ye kendi sözlerini hatırlatarak eleştiri getirdiğimiz zaman ‘Biz Kuvayı Milliye’nin devamıyız, bize böyle şeyler söylenemez’ diyorlar. Başka devletlerin sözlerini esas alarak kendi hükümetine ve devletine karşı siyaset üretene Kuvayı Milliye denemez.”
