DEM Parti’den Erdoğan'la görüşme olacak mı sorusuna yanıt

DEM Parti Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, TBMM’de parlamento muhabirleriyle bir araya geldi, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
05.03.2025, Çar - 11:22
DEM Parti’den Erdoğan'la görüşme olacak mı sorusuna yanıt
Haberi Paylaş

DEM Parti Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, TBMM’de parlamento muhabirleriyle bir araya gelerek, PKK lideri Abdullah Öcalan'ın örgüte silah bırakma çağrısı ve bu sürecin nasıl ilerleyeceği konularında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Tuncer Bakırhan, “Bu süreçte Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan somut beklentiniz nedir?” sorusunu şöyle cevapladı: “Biraz gerçekçi olmak lazım. PKK dört bir yanda konumlanmış bir örgüt, son dönemlerde çok dağınık ve yaygın. Bunların bir kongre yapıp fesih kararına uyması ya da buna ilişkin düşüncelerini söylemesi gayet normaldir. Gerçekten fesih meselesinin Sayın Öcalan tarafından fiziki olarak koşulları uyuyor mu bilmiyorum, bizim de böyle bir talebimiz oldu mu onu da bilmiyorum. Sayın Öcalan'ın bir biçiminde toplanan bu kongrede konuşması gerekiyor. Teknoloji gelişti. Oraya bir biçimde hitabının, hangi araç gereçlerle nasıl sağlanacağını bilmiyorum ama sağlanması yararlı olur, inandırıcı olur. Yani bir kağıt parçasıyla konuşmak var... Bir de devlet 50 yıllık çok önemli bir soruna da bir zahmet biraz kafa yorsun, buna da bir formül üretsin. Sayın Öcalan'ın kendi toplanan kongresine bir biçimde ulaşması gerekir."

 'Öcalan'ın görüşmek istediği bütün kesimlerle görüşmesinin önü açılmalı'

“PKK kongresini acil toplasın” çağrısını Öcalan’ın yaptığını söyleyen Hatimoğulları, bunun olabilmesi için atılması gereken bazı adımlar olduğunu söyledi. Hatimoğulları, "Dolayısıyla Sayın Öcalan kendisi kendi söylemleriyle ifade ediyor.  PKK da ertesi gün yaptığı açıklamada aslında Sayın Öcalan'ın dediğini de teyit etmiştir. Kendisi bize ‘Kongreyi toplayabilirim' demiştir. 'Bunun için de benim çalışma koşullarımın düzenlenmesi gerekiyor’ diyor. Aynı şeyi PKK de söylüyor. Şimdi sonuçta çağrı bekleniyordu. Asıl önemli ve ana aşama çağrıydı. Şimdi bu çağrı geldi. Bu çağrıdan sonra atılacak olan adımları biraz önce sıraladım, bunun en önemlisi, kongre için özellikle söylüyorum ve Sayın Öcalan'ın görüşmek istediği bütün kesimlerde görüşmesinin önünün açılması” dedi.

'İktidarın ve devletin rol üstlenmesi gerekiyor ki yol haritası açığa çıksın'

Bundan önceki çözüm süresi döneminde "akil heyetin" görev aldığının hatırlatılarak, Abdullah Öcalan'ın hangi kesimlerle görüşmek istediği ve sekretaryasının kimlerden oluşacağına ilişkin soru üzerine Hatimoğulları şunları söyledi: “Sayın Öcalan yerin İmralı’da olabileceğini söylemektedir. Bunu daha önce de ifade etmiştik. Ama diğer yol haritası itibarıyla henüz planlanmış hiçbir şey yok. Zaten o yüzden biz iktidara ve devlete çağrı yapıyoruz, beklenen çağrı geldi. Bundan sonra bir adım atılmalı ki nasıl bir yol  alınacağını hep beraber göreceğiz. O konuda bizde de bir somut bilgi yok. Burada iktidarın ve devletin rol üstlenmesi gerekiyor ki yol haritası açığa çıksın.”

'Çağrıda SDG geçmiyor'

“Öcalan’ın çağrısının PYD ve DSG’yi kapsayıp kapsamadığı tartışmaları" olduğunun hatırlatılması üzerine Hatimoğulları şöyle konuştu: “Çağrıda SDG(DSG) geçmiyor. Sırrı Süreyya Önder'in dün yayında bahsettiği konu da şu aslında, sonuç itibarıyla metinde geçmeyen bir şeyi bizim söyleme yetkimiz de yok. Sayın Öcalan PKK'ye bir çağrı yaptı. PKK kendi örgütüdür. Geri kalan kısmı kendi tasarruflarıdır. Bizim yapacağımız şey demokratik siyaset olarak gerçekten bir çözüm ve barışla nihayet vermesi konusunda atılabilecek demokratik adımların atılması. Yani biz yorum yapamayız bu konuda. Bugün Türkiye'de Kürt sorununun barışçıl demokratik çözümü ya da bir sürecin işlemesi ya da bu konuda bir yol alınması elbette ki Suriye'yi de Irak'ı da İran'ı da etkileyecektir çünkü dört parçada yani dört ülkede Kürtler yaşamaktadır. Türkiye'deki olası bir barış sürecine inşa edilmesinin her bölgeye siyasal anlamda pozitif etki sağlayacağına dair inancımızı biz sürekli ifade ettik. 1 Ekim'den önce de biz bunu hep öyle ifade ettik. Hatta hep şunu söylüyorduk parlamento konuşmalarımızda da çok ifade ettiğimiz bir nokta. Türkiye barış sürecini inşa etmeyi başarırsa Orta Doğu ülkelerine de model teşkil edebilecek bir  ülke olur ve Orta Doğu'da başta İsrail ve Gazze sürecine de çok daha pozitif bir katkı sağlar. Şimdi Suriye'de biliyorsunuz yeni gelişmeler oldu. HTŞ Şam yönetimini ele geçirdi. Orada da şimdi çok ciddi bir kaotik durum var. Türkiye barışçıl bir zeminde bu sorunun çözümünde gerçekten iyi bir adım atılırsa bu süreç bir barışla taçlanırsa bunun Suriye'ye de elbette etkileri çok fazla olacağını düşünüyoruz. Bu konuda oldukça net bir tehlike mevcuttur. Orada aktif olarak devam eden bir süreç var ki bu onların, Suriye'nin iç işidir. SDG'nin de kuracağı diyalog Suriye hükümetiyledir.  Ancak biraz daha bu metinde olmayan bir şeyi ısrarla oradan çekerek onu başlığa taşımak o bizim sorumluluğumuzda değil. Yani bu DEM Parti'nin sorumluluğunda olan bir şey değil.”

Erdoğan'la görüşme olacak mı?

Hatimoğulları, siyasi partiler ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la görüşme yapılıp yapılmayacağına ilişkin “Şimdi siyasi parti turlarını yapacağız. Bütün detaylarını henüz planlamış değiliz, planlayacağız. Bu turlarımızın içinde elbette yeri ve zamanı uygun olduğu vakitte Cumhur İttifakı'nın birleşenleri de olacak. Yani AKP ve MHP de olacak ama henüz bunu detaylı planlamış değiliz. Haftaya kendileriyle de bu tür görüşmeyi yapabiliriz” dedi. 

“Mecliste bir çözüm komisyonu mu kurulacak?” sorusuna Hatimoğulları, “Meclis’te kurulacak bir çalışma grubu ve komisyonla işe buradan başlanabileceğini düşünüyoruz. Ama bazı yasama faaliyetleri gerektiren konularda da komisyon aşan çalışmayı gerektiren konular var. Meclis ve toplum ayağı nasıl oluşacak bu konuda en iyi çalışmayı yürütecek bir komisyona ihtiyaç var. Parlamentoda temsil edilen grubu olsa da olmasa da bulunması bu komisyonda çok önemli. Zaten böyle bir zemin var” yanıtını verdi.

'Rojava'ya gidilecek'

Hatimoğulları, "Rojava’ya gidilip gidilmeyeceğine" yönelik soru üzerine, DEM Parti İmralı Heyeti’nin Rojava’ya gideceğini ancak henüz planlama yapılmadığını söyledi.

Nevruz’da PKK lideri Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’taki video açıklamasının yayınlanıp yayınlanmayacağına ilişkin Tuncer Bakırhan, “Öyle bir çalışma yürüttüğümüz yok ama toplum Sayın Öcalan'ı görmek istiyor, duymak istiyor. Olursa iyi olur” dedi.

 

 

Bu haber toplam: 5996 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:17:57:47