Erdoğan\'ın konuşmasının satırbaşları şöyle:

(Af yasası) Konuyla ilgili açıklamaları duyduk. Bizim bu konudaki temel ilkemiz şudur. Af konusu, eğer bir af devlete karşı işleniyorsa, devletin bunu af yetkisi olabilir. Fakat şahıslara karşı işleniyorsa, bunun af yetkisi devlette değildir. Bunu affedebilecek merci, mazlum, mağdur insanların ta kendisidir. Biz o yetkiyi devlet olarak kendimize alamayız. Bir ailede, bir kişinin eşi, ailesi öldürülmüş, biz devlet olarak bunu affedebilir miyiz? Parasal suçlar, hırsızlık şu bu biz bunu affedebilir miyiz? Bu teklif gönderildiğinde, arkadaşlar bakarlar, üzerinde çalışırlar. Atılacak adım varsa atılır. Bunlar kişileri de ilgilendiren konular. Böyle 162 bin kişi, devlete karşı işlenmiş suç söz konusu değil dediler.

Bu yıl Genel Kurul görüşmeleri, BM\'yi tüm insanlarla ilgili kılmak, küresel liderlik ve ortak sorumluluklar temasıyla yapıyor.

Genel Kurul görüşmelerinin ilk gününde 25 Eylül\'de BM Genel Kurulu\'na hitap edeceğim. Konuşmamda insani krizlere dikkat çekerek, bu sorunlara çözüm bulunması için çağrıda bulunacağım. Bu konuda Suriye\'deki krizlere dikkat çekeceğiz. Suriye\'de kimse Türkiye kadar sorumluluk almadı, bizim kadar da bedel ödemedi.

Suriye için en büyük sorun Fırat\'ın doğusunda büyüyen terör bataklığıdır.

Bir taraftan da İran\'daki meydana gelen terör eylemi. Dün akşam itibariyle 29 kişinin öldüğü bir durumla, bölgedeki hassasiyetler daha da artıyor. Bir taraftan Suriye krizinin siyasi çözümü için adımlar atılırken, bu bataklığın kurutulması için adımlar atılmalı.

Türkiye olarak bölgedeki bu gelişmelerde, Tahran ve Soçi zirveleri, bunlar hassasiyetimizi arttırmamızı gerekiyor. New York\'ta çok sayıda devlet başkanı ile görüşeceğiz. ABD mensubu yatırımcılarla bir araya geleceğiz.

Türkiye\'Deki ABD\'li yatırımcılarla görüşmeleri yaptık. Şimdi de Amerika\'da bunun geniş kapsamlı halini yapacağız. Medya temsilcileriyle, kanaat önderleriyle istişarelerimiz olacak.

New York\'taki ziyaretimizin ardından, 27-29 Eylül tarihleri arasında Almanya\'yı ziyaret edeceğiz. Steinmeier\'in önerisiyle ziyaretim devlet ziyareti olacaktır. Bu aynı zamanda Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin ardından yapılacak ilk devlet ziyareti olacaktır. Burada sayın Merkel ve yatırımcılarla da bir araya geleceğiz.

Ziyaretimin son günü Köln\'e geçerek cami açılışına katılacağız ve burada vatandaşlarımızla buluşacağız.

Hazine ve Maliye Bakanımız ve Ticaret Bakanımızın birlikte yapmış olduğu Almanya ziyaretiyle ön görüşmeler yapılmıştı. Bunları bu ziyarette tekrar ele alma fırsatımız olacak. Almanya\'nın gümrük birliğinin genişletilmesi ve vize serbestisi konusunda yapıcı bir rol üstlenmesini bekliyoruz.

Bir diğer konumuz da bölgesel gelişmeler olacak. Almanya\'nın 2019-2020 dönemi Güvenlik Konseyi geçici üyeliğinin uluslararası etkisini artıracağına inanıyorum. Avrupa\'da artan ırkçılık, İslam düşmanlığı ve yabancı düşmanlığı bir diğer konumuz olacak.

Sayın Merkel\'in ırkçılığa karşı net tavrını takdirle karşılıyoruz. Terörizmle mücadelede işbirliğimizi geliştirmeye hazır olduğumuzu bildireceğim.

(Trump\'la görüşme) Amerika tarafından bir talep gelirse değerlendiririz. Şu anda herhangi bir şey söz konusu değil.