Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, \'Boğaziçi Üniversitesi\'ndeki olayları, oradaki öğrencilerimizin bir olayı olarak tanımlamak ve bunu bu şekilde kabul etmek mümkün deği\' dedi.
Erdoğan, Cuma namazı çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Boğaziçi Üniversitesi\'nde yaşanan kayyım rektör Melih Bulu karşıtı eylemlerin öğrencilerle alakası olmadığını iddia eden Erdoğan, \"İşin başını muhalefet çekiyor\" dedi. Erdoğan, Melih Bulu\'ya yönelik istifa çağrılarına da tepki göstererek, \"Yürekleri yetse Cumhurbaşkanı istifa etmeli de diyecekler\" diye konuştu.
Erdoğan\'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
- Bahçeli\'yle ilgili biliyorsunuz belli aralıklarla görüşmelerimiz oluyor. Bu ara malum Türkiye\'nin yeni bir anayasaya ihtiyacının olduğu dönemde, bu konuyla ilgili olarak Bahçeli de düşüncelerini zaten açıklamıştı. Seçim Kanunu ve Siyasi Partiler Yasası\'yla ilgili neler yapabiliriz? Bunun üzerinde de durduk.
- Şu anda Boğaziçi Üniversitesi\'ndeki olayları, oradaki öğrencilerimizin bir olayı olarak tanımlamak mümkün değil. Oradaki öğrencilerimizle uzaktan yakından alakası yok. Bu işin başını hem siyasetin bir boyutu çekiyor, dün HDP\'nin Kadıköy\'de yapmış olduğu çağrı ve gösteriler bunun bir göstergesidir. Ana muhalefet partisinin görevi ortadadır. Bununla beraber ortak hareket ettikleri akademisyenler de içinde yer alıyor. Akademisyenlerin içerisinde bunu kabullenmeyenler de var. Birçoğu maalesef hala şunu öğrenememişler, bu ülke bir hukuk devletidir.
Melih Bey kimdir? İstifa etmelidir\' diyorlar. Yürekleri yetse \'Cumhurbaşkanı da istifa etsin\' diyecekler. Osman Kavala denilen, Soros\'un temsilcisi olan kişinin karısı da aynı şekilde bu provokatörlerin içerisinde yer alıyor.
Ana muhalefet partisi bunun içinde, dağdan beslenen malum HDP bunun içinde, ne yazık ki İYİ Parti de bunun içinde. Karıştırmanın gayreti içindeler. Bu işi bir daha Gezi olaylarıyla aynı yere getiremeyecekler.
Bunların çoğu mikser ya. Bizim mikserlerle işimiz yok. Oradaki yavruları teröre peşkeş çekmeyecekler. Dikkat edin, içeride bir şey yok. Siz rektörün odasını işgale yeltenirseniz ona da \'hoş geldin\' demezler.
ABD VE AVRUPA\'YA TEPKİ
Erdoğan, protestolarla ilgili olarak Avrupa Birliği ve ABD\'den gelen tepkileri eleştirdi. \"Amerika ve AB ne diyorlar? \'Biz Boğaziçi\'nde olanları kınıyoruz.\' Amerika\'ya ben şunu söylerim, şurada seçim öncesinde Amerika\'daki olaylardan demokrasi adına hiç utanç duymuyor musunuz?\" diye soran Erdoğan, \"Oradaki olaylarda herkes birbirini nasıl tehdit etti, ırkçılıkta tavan yaptınız. Zenci vatandaşlarınızı, orada polisler nasıl yere yatırıp öldürdüler? Nasıl izah edeceksiniz?\" ifadesini kullandı.
Erdoğan, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron\'a yönelik olarak da \"Ya Macron, sen önce sarı yelekliler meselesini hallet\" dedi.
LİBYA\'DAKİ TÜRK ASKERİ
Türkiye\' Libya\'dan asker çeksin diyor. Macron bu işi öğrenemedi. Türkiye orada keyfinden bulunmuyor. Kendilerinin işgal ettikleri Mali\'den gelenler var. Türkiye bir yere barış için gider. Libya davet etmiştir ve bu davet üzerine biz orada bulunuyor.
\'LEZBİYENLERİN SÖYLEDİKLERİNE TAKILMAYALIM\'
Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin Adıyaman-Edirne-Erzurum-İzmir-Kırşehir-Mersin-Osmaniye 6’ncı olağan il kadın kolları kongrelerinde de Boğaziçi eylemlerine değindi. Erdoğan canlı bağlantıyla katıldığı kongre toplantısında şunları söyledi:
\"Türkiye’de kadınları yok sayan, görmezden gelen, kadınların gücünü harekete geçiremeyen bir siyaset başarıyla ulaşamaz. Biz samimiyeti her konuda olduğu gibi kadınları siyasetin merkezine yerleştiriyoruz. Siyasi hayatımızın her döneminde hanımların hakkettikleri tüm kademelere gelebilmeleri için gayret gösterdik. Kadınların siyasete ve sosyal hayata katılımı noktasındaki en büyük kazanımlarının altında hep AK Parti’nin imzası bulunuyor. Şayet kadınlarımızın çoğunluğunun desteğini yanımızda tutmayı sürdürürsek, Allah’ın izniyle AK Parti’nin yükselişinin önüne kimse geçemez. Bu lezbiyenlerin söylediklerine takılmayalım biz analarımıza bakalım. Ailenin direği anne. Bu annelerimizle birlikte geleceğe emin adımlarla yürüyeceğiz. Son dönemde İstanbul’daki hadiselerde örneklerini gördüğümüz şekilde zihni ve kalbi olarak ülkesiyle milletiyle değerlerimizle bağı kopmuş bir kesimin varlığına üzüntüyle şahit oluyoruz. Oradaki bir kısım genç, ne yazık ki dışarıdan tahriklerle böyle bir oyuna giriyor. Teröre ve şiddete bulaşanların gözünün yaşına bakmayacağız, yargının karşısına çıkaracağız. Sizin orada ne işiniz var. Siz gidin siyaset yapın. Ana muhalefetin başı her gün konuşuyor, diğer dağdan PKK’dan destek alıyor. İYİ Parti ismi iyi ama kendisi maalesef o da bu işin içine karıştı. Buralar bizim ilim yuvalarımız. İlim yuvalarımızı tahrik etmeye, terörize etmeye kimsenin hakkı yok buna da müsaade etmeyiz. Ailelere sesleniyorum, evlatlarınıza sahip çıkın. İnşallah bu sinsi oyunu hep birlikte bozacağız.