Ankete katılan yurttaşların sorulara verdiği yanıtlar özetle şöyle:

Pandemi sürecinde hükümetin başarı oranına ilişkin sorulan soruya yurttaşların yüzde 51.1’i “başarılı” yanıtını verirken, ekonomi ve istihdam politikasına ilişkin sorulara aynı yanıtı vermediği gözlemlendi.

Anketin sonuçlarına göre katılımcıların yüzde 42.8’i hükümetin sosyal, ekonomi ve istihdam politikasını başarılı bulmadığını belirtirken, yüzde 30’u ise başarılı bulduğunu söyledi.

Yurttaşların yüzde 32.2’si pandemi sürecinde belediyeleri başarılı bulurken yüzde 46.6’sı kısmen başarılı, yüzde 21.2’si ise başarısız olduğunu belirtti. İktidarın muhalefet belediyelerine yönelik tutumuna ilişkin soruya katılımcıların yüzde 54.3’ü “doğru bulmuyorum”, yüzde 29.4’ü “doğru buluyorum” ve yüzde 16.3’ü ise “konuyla ilgili herhangi fikrim yok” yanıtını verdi.

“Türkiye’nin en büyük sorunu nedir” yönündeki soruya 18-27 ve 28-43 yaş arası bireyler ekonomi ve işsizlik yanıtını verdi.

“Ekonomik durumunuzu nasıl ifade edersiniz” yönündeki soruya ankete katılanların yüzde 85’i “orta” ya da “kötü-çok kötü” olarak yanıt verdi.

Katılımcıların yüzde 58’i ekonomik durumlarının bir önceki yıldan daha kötü olduğunu ifade ederken yoksul olan halkın gittikçe yoksullaştığı, çok zengin olanın ise daha da zenginleştiği belirlendi.

Araştırmaya katılan yaklaşık her 5 kişiden 1’i kendisini yaşadığı kente ait hissetmezken, katılımcıların yaklaşık yüzde 60’ı kendisini yaşadığı kente ait hissediyor. Yaş grubu arasındaki ilişki incelendiğinde, özellikle gençlerin yaşadığı kente kendisini ait hissetmeme oranının diğer yaş gruplarına göre daha yüksek olduğu görülüyor.

Yurttaşların yarıdan fazlasının kentteki sosyal, kültürel ve sportif etkinlikler için gerekli olan alanları yetersiz bulduğunu ortaya koyan sonuçlarda, AKP’ye oy vermek isteyenlerin yüzde 49’u, MHP’ye oy vermek isteyenlerin yüzde 34,3’ü yaşadıkları kentlerdeki bu alanları yetersiz bulduğunu söylerken, CHP’ye oy vermek isteyenler içerisinde bu oran yüzde 61,3’e kadar yükseliyor.

HDP’ye oy vermek isteyenler içerisinde yetersiz yanıtını verenlerin oranı ise yüzde 85,1. Kent kültürünün oluşmasını etkileyen unsurların sorulduğu katılımcılardan AKP’ye oy vermek isteyenlerin yüzde 52,6’sı, MHP’ye oy vermek isteyenlerin yüzde 34,3’ü, CHP’ye oy vermeyi düşündüğünü belirtenlerin ise yüzde 52,8’i ‘eğitim yetersizliğini’ işaret ediyor.

Yapılan araştırma kapsamında olası bir seçimde özellikle gençlerin tercihlerinin artık günümüzde farklılaştığı, geçmişte oy potansiyeli yüksek partilerin gençlerin tercihlerine karşılık bulmadığı görülüyor. Gençlerin yeni oluşum beklentisi içerisinde olduğu tespitine yer verilen araştırma sonuçlarında, “AKP’nin kadın seçmeni olası bir seçimde oy verme davranışlarının değişeceğini ifade ediyor” deniliyor.

Her 10 kişiden en az 7’sinin kentte yaşama nedeni olarak iş imkanını birinci sırada gördüğü sonuçlarda, “Yüzde 70,8’i daha fazla iş imkânı bulduğunu ifade ederken, yüzde 32’si daha iyi sağlık hizmeti aldığını ve yüzde 31,1’i daha iyi eğitim imkânı bulduğunu ifade etmektedir” deniliyor.

Evlerinin depreme dayanıklı olup olmadığı sorulan yurttaşların yüzde 52.3’ü oturduğu evin depreme dayanıklı olmadığını düşünüyor. Halkın yüzde 72’si depreme karşı hazırlıksız olduğunu ifade ederken hükümetin depreme hazırlıksız olduğunu düşünenlerin oranı ise yüzde 79.3 olarak ortaya çıkıyor.

Kentsel dönüşümün başarılı olup olmadığı yönündeki soruya ise yurttaşların yüzde 55.6’sı “düzgün yürütülmüyor”, yüzde 15.9’u “düzgün yürütülüyor” ve yüzde 15.6’sı ise “konu hakkında bir fikrim yok” yanıtını verdi.

Yurttaşların 43.1’i TOKİ’nin, yüzde 36.3’ü belediyelerin, yüzde 14.4’ü ise ortaklık modeli ile kentsel dönüşüm projelerinin yürütülmesini istiyor.Pandemi süreci ile okulların tatil edilmesi ve uzaktan eğitime geçilmesi ise yurttaşlar tarafından olumlu karşılanmadı. Uzaktan eğitimin başarılı olup olmadığı yönündeki soruya yurttaşların yüzde 49.7’si verimsiz, yüzde 31.6’sı kısmen verimli ve yüzde 18.7’si ise verimli yanıtını verdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “3 çocuk yapın” tavsiyesine yurttaşların uymadığı görüldü. Ankete katılanların yüzde 66.9’u çocuğu bulunduğunu ifade ederken yüzde 33.1’i ise çocuğu bulunmadığını söyledi. Çocuğu olduğunu söyleyenlerden yüzde 45.8’i iki çocuk, yüzde 22’si 3 çocuk, yüzde 18.6’sı ise tek çocuk sahibi olduğunu belirtti.

3 yıl önce yapılan araştırmaya göre bekârların sayısının giderek arttığı gözlendi. 2017 yılında bekarların oranının yüzde 24.6 iken yüzde 8.9’luk bir artışla yüzde 33.5’e çıktığı kaydedildi. Evlenmeme oranlarının başında ise ekonomik sebepler ve belirsizlik gibi faktörlerin önde geldiği belirlendi.

Ankete katılanlara göçmenlere nasıl baktığı yönünde yöneltilen soruya yüzde 65.4’ü olumsuz, yüzde 26.4’lük kesim ise olumlu baktığını söyledi. Olumsuz bakanların yüzde 47.6’sı ucuz iş gücü ve istihdamın olumsuz etkileneceğini söylerken yüzde 31.1’i güvenlik sorunundan dolayı olduğunu belirtti.

Özellikle 18-27 yaş arası genç nüfusun yüzde 62’si ucuz iş gücü oluşturacağı gerekçesiyle dışarıdan göç istemezken yüzde 20’si ise güvenlik sorunu yaratacağını söyledi. 44 yaş üstü bireylerin dörtte biri de güvenlik ve istihdamın yanı sıra kültürel yozlaşma kaygıları ile göçmenleri istemediklerini vurguladı.