Hatip Dicle'den mektup açıklaması: Öcalan'ın tek başına karar verme tarzı yok

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminden 2 gün önce İmralı'ya giden Tunceli Munzur Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Başkanı Doç. Ali Kemal Özcan'ın, Öcalan'ın mektubunu açıklaması gündeme damgasını vurdu.
22.06.2019, Cts - 06:19
Hatip Dicle'den mektup açıklaması: Öcalan'ın tek başına karar verme tarzı yok
Haberi Paylaş

HDP'nin 23 Haziran seçimlerinde Ekrem İmamoğlu'nu desteklemesinin ardından Öcalan'ın "HDP seçimde tarafsız kalmalı" çağrısı ile seçimlere gidilirken Kürt siyasetinin önemli isimlerinden Hatip Dicle, Öcalan'ın mektubunun İstanbul seçimleriyle alakası olmadığını söyleyerek, CHP ve İyi Parti'nin adayı Ekrem İmamoğlu'nu destekleme konusunda son kararı HDP'nin vereceğini ifade etti.

Independent Türkçe'den Dora Mengüç'e konuşan KCK soruşturmasında 24 Aralık 2009'da gözaltına alınıp tutuklanan, 29 Haziran 2014'te avukatlarının yaptığı itiraz sonucu Diyarbakır Cezaevi'nden tahliye edilen Hatip Dicle, "Öcalan’ın tek başına bir karar verme veya dayatmada bulunma tarzı yok. Bu kesin. Yani İstanbul seçimleri hakkında ‘Şöyle yapın, böyle yapın’ demez. Düşüncelerini söyler. Zaten metinde de var. En son buna HDP karar verecek." dedi.

Dicle, Öcalan'ın mektubunun İstanbul seçimleriyle alakası olmadığını düşünüyor, CHP ve İYİ Parti'nin adayı Ekrem İmamoğlu'nu destekleme konusunda son kararı HDP'nin vereceğini söylüyor:

Öcalan’ın tek başına bir karar verme veya dayatmada bulunma tarzı yok. Bu kesin. Yani İstanbul seçimleri hakkında ‘Şöyle yapın, böyle yapın’ demez. Düşüncelerini söyler. Zaten metinde de var. En son buna HDP karar verecek. Bu konuda HDP yetkililerinin açıklamaları esastır. Sayın Öcalan geçmişte de İmralı görüşmeleri devam ederken zaman zaman bu tip konular olmuştu, bize hep şunu söylerdi; ‘Gidin, muhataplarının görüşlerini alın, bana getirin. Onlar sorumludur, onlar karar verir’ derdi. Zaten kendisini önümüzde bir süreç olduğuna dikkat çekiyor. ‘Koşullar çok daha ağırlaşabilir, kutuplaştırıcı siyasetten yana olmamak lazım, toplumsal bütünlükten yana olmak lazım’ diyor. Mesela ileriki süreçte ABD yaptırımları başlayacak. S-400’ler konusunda 31 Temmuz’a kadar verilen son süre var. Bundan sonra Türkiye ekonomik bakımdan çok büyük yaptırımlarla karşı karşıya kalacak. Dolayısıyla bütün bunların içerisinde Öcalan ‘HDP’nin tavrı, Kürtlerin tavrı uzlaştırıcı ve kutuplaştırıcı siyasete karşı ve demokrasi yolunda olmalı’ diyor. Yani bunun İstanbul seçimleriyle alakası olduğunu düşünmüyorum.

Nerina Azad
Bu haber toplam: 10318 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:10:58:19