HDP’li başkanlara mazbata engeli devam ediyor. Seçimlerin sonuçlanmasının üzerinden 11 gün geçmesine karşın sadece 19 belediye başkanı mazbatasını alabildi.
3 büyükşehir, 5 il, 50 ilçe, 12 belde toplam 70 belediye kazanan HDP’ye 51 yerde şu ana kadar mazbata verilmedi. Mazbatası verilmeyen yerler arasında seçimin 248 bin fark ile kazanıldığı Diyarbakır ve 65 bin farkla kazanılan Mardin Büyükşehir Belediyeleri de bulunuyor.
Yeni seçilen belediye eş başkanlarının büyük çoğunluğu görevine başlayamazken, HDP yöneticileri mazbataların geciktirildiği her gün demirbaşların da kayyumlar tarafından başka kurumlara devredildiğini ifade etti.
AK Parti’nin itiraz gerekçeleri arasında ilk sırada “geçersiz oylar” bulunuyor. Oyların yeniden sayılmasını isteyen AK Parti’nin bu hamlesinin itiraz edilen birçok yerde sonucu değiştirme ihtimali bulunmuyor. AK Parti, bazı ilçelerde ise oyların tamamının yeniden sayılmasını talep etti.
KHK İtirazı
AK Parti’nin itirazları arasında, bazı başkanların KHK ile görevlerinden ihraç edilmesi de yer aldı. Siirt Belediyesi’nde bu itirazı yapan AK Parti, başkanlığa seçilen Berivan Işık’ın ihraç edildiğine ilişkin dilekçe ile İl Seçim Kurulu’na başvurdu ve mazbatanın kendilerine verilmesini istedi. Aynı itiraz Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde de yapıldı.
"Saygı Duymak İstemiyorlar"
Van Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı’na seçilen Bedia Özgökçe Ertan seçimi açık ara farkla kazanmasına karşın mazbatasını dün alabildi. Halkın tercihine saygı duyulmadığını ifade eden Ertan, “AK Parti’nin, Van Büyükşehir Belediyesi’ne dair herhangi bir itirazı yok ama yine de mazbatamızı geciktirdiler. Yazılı bir gerekçe de sunmadılar” dedi.
Mazbatalarının geciktirilmesinin Kürt seçmenin sandığa inancını zayıflattığını ifade eden Ertan, şunları söyledi: “Bölge halkı seçim sürecinde birçok operasyonla karşılaştı ancak böylesini ilk kez yaşıyoruz. Sanki birilerinin talimatını bekliyorlar. Oysa seçim kurullarının ve hakimliklerin görevi talimat beklemek değil, halkın iradesine göre işlemleri olabildiğince hızlı bir şekilde tamamlamaktır. Mazbatanın geciktiği her gün toplumsal gerilim artıyor. İnsanlar bu tablodan son derece rahatsızlar. Artık bunun basit bir ‘haksızlık’ değil Kürtlere yönelik bir ayrımcılık olduğunu düşünüyorlar.”