IŞİD’in Ezidi kadın ticaretinde beraate bozma kararı

Yargıtay, IŞİD’in esir olarak elinde tuttuğu Ezidi kadınların “köle olarak satılması” davasında verilen beraat kararını bozdu. Bozma gerekçeleri arasında, gerçek kimlikleri bilinmeyen Iraklı kişilerin tanık olarak dinlenmesi de yer aldı.
24.05.2022, Sal - 06:00
IŞİD’in Ezidi kadın ticaretinde beraate bozma kararı
Haberi Paylaş

IŞİD’in esir alarak kaçırdığı kadınlar ulusal ve uluslararası kamuoyunda geniş yankı uyandırmıştı. Antep, Hatay ve Ankara başta olmak üzere farklı illerle Irak’ta tutulan kadınların IŞİD tarafından köle olarak pazarlandığı iddiaları dile getirilirken Alman haber kanalları NDR ve SWR, Kasım 2015’te yaptığı yayınlarda Ezidi kadınların “köle olarak satışı”nın Antep’teki bir ofisten gerçekleştiğini gösteren yayınlar yapmıştı.

O güne kadar iddialara ilişkin bir soruşturma yapılmazken Antep Emniyet Müdürlüğü bu görüntülerden sonra, Gaziantep Barosu’nun suç duyurusu üzerine, Antep’teki bu işyerinde aramalar yaptı. Aramalar sırasında 1768 sayfalık Arapça makbuz, çok sayıda pasaport ve yaklaşık 400 bin Dolar para ele geçirilmişti.

‘1 numaralı köle, 2 numaralı köle’ kodları

Kısadalga’dan Ersan Atarın haberine göre, İşyerinde yapılan aramalarda ele geçen belgeler, Ezidi kadınların “1 numaralı köle”, “2 numaralı köle” şeklinde kodlandıklarını, fotoğraflarının verilen bu kodlarla birlikte internet ortamına yüklendiğini gösteriyordu.

Dijital belgelere göre, kadınların çocukları varsa çocuklarının fotoğrafları da anneleri ile birlikte internet ortamına yükleniyor ve her fotoğrafın altında kadınların “kodları” ve “fiyatları” yer alıyordu. Belgeler ve bulunan diğer deliller, kadınları “almak isteyenlerin” IŞİD ile temasa geçtiğini ve belirlenen paranın bankacılık sistemi içine girmemesi için para alış-verişinin “elden” gerçekleştiğini gösteriyordu. Paranın Antep’teki ofise teslim edilmesinden sonra Ezidi kadınlar tutuldukları yerden serbest bırakılıyor, ödemeyi yapan kişilere teslim ediliyordu.

Davaya beraat

Gaziantep Başsavcılığı, Gaziantep Barosu’nun suç duyurusu üzerine başlattığı soruşturma sonunda 6 kişi hakkında, “IŞİD üyesi olmak” ve “Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Yasası’nı aykırılık”tan dava açtı.

Dava Gaziantep 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Davanın görülmesine, normal koşulda mahkemelerin “yılbaşı dosya devirleri” nedeniyle duruşma yapılmasına alışık olunmayan günlerde başlandı. İlk duruşma 31 Aralık 2015’te yılbaşı günü yapıldı. Dosyanın delillerinin tamamına yakını Arapçaydı ama Mahkeme, çoğunluğu makbuzlardan oluşan bu belgelerin tercümelerinin yapılmasını bile beklemeden ikinci duruşma gününü, 2 hafta sonraya verdi.

Duruşmalarda ifadeleri alınan sanıklar, IŞİD ile ilgilerinin olmadığını savundu. Sanıklardan Omar D. savunmasında, “IŞİD terör örgütü ile bir alakam yok. Çalıştığım şirket, Türkiye’den Suriye’ye veya Suriye’den Türkiye’ye gönderilen paraların muhataplarına ulaştırılması için aracılık eder. Bunun karşılığında da cüzi bir miktarda komisyon alır. Herhangi bir terör örgütüne para gönderilmesi söz konusu değildir” diyordu.

Gaziantep 2. Ağır Ceza Mahkemesi, 16 Ocak 2016’daki ikinci duruşmada kararını verdi. Mahkeme heyeti daha delillerin Türkçe’ye çevrilme işlemi gerçekleşmeden verdiği kararıyla tüm sanıkların ayrı ayrı beraatlerine hükmetti.

Dava, Antep Barosu’nun suç duyurusu üzerine açıldı ancak Gaziantep 2. Ağır Ceza Mahkemesi Baro’nun davaya müdahil olması talebini kabul etmedi. Bu nedenle Antep Barosu davayı gayrı resmi olarak takip edebildi.

Yargıtay’ın bozma gerekçesi

Gaziantep 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin beraat kararından haberdar olan Antep Barosu avukatlarından Mehmet Yalçınkaya ve Baro, kararın temyize götürülmesi için girişimlerde bulundu. Bunun üzerine Gaziantep Başsavcılığı kararı temyiz etti.

Dosya önce Yargıtay 16’ncı Ceza Dairesi’ne geldi. Yargıtay’daki iş bölümü değişikliği nedeniyle 16. Ceza Dairesi’nin dosyalarının bir bölümü Yargıtay 3. Ceza Dairesi’ne devredildi. Böylelikle dosya 6 yıl beklemiş oldu. 3. Ceza Dairesi 6 yılın sonunda Gaziantep 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin beraat kararını bozdu.

Yargıtay 3. Ceza Dairesi, yapılan operasyonlarda ele geçirilen pasaport ve kimliklerin kime ait olduklarının belirlenmesini, aralarında para transferi yapılan kişilerin gerçek kimliklerinin belirlenip bunların tanık olarak dinlenmesini istedi. Bu isimlerden pek çoğunun Irak ve Suriye vatandaşı oldukları ve bazılarının Türkiye’de yaşamadıkları biliniyor. Bu nedenle Yargıtay’ın bozma gerekçelerinin yerine getirilmesi mümkün olsa da zaman alacağı ve davanın zamanaşımına doğru gidebileceği belirtiliyor.

Yargıtay’ın kararında, aramada ele geçirilerek el konulan hesap hareketlerini gösteren belgelerin Türkçe tercümelerinin yaptırılmasını ve bunlar için hesap uzmanlarından bilirkişi raporu alınması gerektiği kaydedildi. 3. Ceza Dairesi’nin, Gaziantep 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nden araştırılmasını istediği eksikliklerden biri de karara özetle şu ifadelerle yansıdı:

“Soruşturmanın açılmasına esas alınan ve Alman Haber kanalları olan NDR ve SWR de IŞİD terör örgütünün elinden yezidi kadınları kurtarmak amacıyla haklarında kamu davası açılan sanıkların Gaziantep ilindeki iş yerlerinden IŞİD terör örgütüne para gönderdiği kamera görüntüleri ile sabit olan Iraklı şahsın açık kimliğinin araştırılarak tespiti halinde tanık olarak beyanlarının alınmasından sonra sanıkların hukuki durumlarının tayin ve tespiti gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, bozmayı gerektirmiştir.”

Yargıtay’ın bozma kararından sonra dosya yeniden Gaziantep 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. Ağır Ceza Mahkemesi ilk kararında direnirse dosya bu kez yeniden Yargıtay’a gelecek. Ağır Ceza Mahkemesi’nin, Yargıtay’ın kararına uyması durumunda, bozma gerekçesinde yer alan eksiklikleri tamamlaması beklenecek.

kısadalga
Bu haber toplam: 1549 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:23:31:25