Hasip Kaplan, Hürriyet\'e yaptığı açıklamada, \"30 yıldır çatışan TSK ve YPG ilk kez aynı operasyon içinde yer aldı. Bu bir milattır\" ifadelerini kullandı. Kaplan, Süleyman Şah türbesinin yeni taşındığı alanın da \"Kobani kantonu kontrolündeki bölgede olduğunu\" iddia etti.

Kaplan, şöyle konuştu:

\"YPG sözcüsü Polat Can\'ın dün akşamdan beri operasyon konusunda duyuruları vardı. Bir müdahalenin işaretlerini veriyordu. Kobani eş başkanı Enver Müslüm ve sözcüleri Polat Can Cuma günü Ankara\'daydı, arkadaşlarımızla Meclis\'te beraberlerdi.

TSK\'nın, Süleyman Şah türbesinin taşınması için yaptığı Şah Fırat operasyonu için \"Kobani\'den Suriye\'ye girdiğini de kaydeden Kaplan, \"En enteresan olay, 30 yıldır çatışan bir sürecin ardından TSK ve YPG\'nin birlikte bir operasyon içinde yer almasıdır. Bu bir milat olabilir. Türkiye\'nin, Ortadoğu\'daki Kürtlerin, Suriye ve Irak\'takilerin durumu değerlendirilirse, Türkiye\'nin sınırlarının güvencesi açısından Rojava kantonlarının nasıl bir rol oynayacağı görülür.\"

Uzun süredir IŞİD\'e karşı mücadele eden YPG güçlerinin, IŞİD\'i \"çok işi tanıdıklarına\" dikkat çeken Kaplan, şu iddialarda bulundu: \"Operasyonda herkese düşen çok ciddi görevler vardır. TSK yerel durumu, IŞİD\'in tarzını, mayını, saldırılarını silah gücünü, YPG kadar bilemez. YPG\'nin IŞİD\'e karşı müthiş direnişi oldu. 37 tane patlayıcı taşıyan aracı imha etmesi, IŞİD direnişini ne kadar güçlü olduğunu gösteren bir etkendi.

Bu tür karasal operasyonlarda, yerel güvenceniz yoksa, hem pusulama, bomba pusu kurmada risk büyürdü. Operasyon konusunda yapılan açıklamalarda, bir başçavuşun operasyon sırasında, o da bir kaza sonucu şehit düştüğü yazıyor. Operasyonun sıfır kayıpla gerçekleşmesinde elbette ki TSK\'nın etkisi var ama, YPG\'nin de etkisini görmek gerekir\".

Kaplan, Süleyman Şah karakolunun yeni taşındığı yerin, Türkiye sınırına yakın bir bölgede, YPG kontrolü altındaki Kobani kantonu sınırlarında yer aldığını iddia etti.