Kobani Davası'nda karar açıklanıyor: Kürt siyasetçilere ağır cezalar

Kobani Davası’nın Sincan Cezaevi yerleşkesinde görülen karar duruşmasın mahkeme heyeti hükmü açıklıyor. Kürt siyasetçilere ağır cezalar verildi.
16.05.2024, Per - 15:54
Kobani Davası'nda karar açıklanıyor: Kürt siyasetçilere ağır cezalar
Haberi Paylaş

IŞİD’in Kobani’ye yönelik saldırılarına karşı 6-8 Ekim 2014’te gerçekleştirilen eylemler gerekçesiyle Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyeleri ve yöneticilerinin de aralarında bulunduğu 18'i tutuklu 108 kişinin Sincan 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandığı Kobani Davası'nda Kürt siyasetçiler ağır cezalar aldı. Mahkeme heyeti hükmü açıklamaya başladığı sırada avukatlar tarafından alkış ve sloganlarla salonu terk etti.

130 sayfalık karar, özet olarak okunudu. Alfabetik sıraya göre açıklanan cezalar şöyle:

  • Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Ahmet Türk'e "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçlamasıyla 10 yıl hapis cezası verildi.
  • Ağırlaştırılmış hapis cezası istenilen Ali Ürküt'e "Devletin birliğini bozma eylemine yardım" suçundan 13 yıl 4 ay hapis cezası verildi. Ürküt’ün tutukluluk halinin devamına, suç işlemeye tahrikten de ayrıca 3 yıl 9 ay hapis cezası verilmesine karar verildi.
  • Ağırlaştırılmış hapis cezası istenen Alp Altınörs’e 18 yıl hapis cezası verildi. Tutukluluk halinin devamına karar verildi. "Suç işlemeye tahrik" iddiasıyla 4 yıl 6 ay hapis cezası verildi.
  • Altan Tan'ın beraatine karar verildi.
  • Ayhan Bilgen’in de beraatine karar verildi.
  • Ayla Akat’a 9 yıl 9 ay hapis cezası verildi. Tutukluluk süresi göz önünde bulundurularak tahliye kararı verildi.
  • Aynur Aşan’a 9 yıl hapis cezası verildi.
  • Aysel Tuğluk’un beratine karar verildi.
  • Ayşe Yağcı'ya 9 yıl hapis cezası verildi. Mahkeme heyeti tahliyesine karar verdi.
  • Bircan Yorulmaz ve Berfin Özge Köse için beraat kararı verildi.
  • Bülent Parmaksız "devletin bütünlüğünü bozmak" suçundan 16 yıl ceza aldı. "Suç işlemeye tahrik" iddiasıyla 2 yıl ceza verildi. Söz konusu cezada arttırım yapılarak, 4 yıl 6 aya çıkarıldı.
  • Can Memiş'e beraat kararı verildi.
  • Cihan Erdal ve Dilek Yağcı'ya 16 yıl hapis cezası verildi. Yağcı'ya "Suç işlemeye tahrik" iddiasıyla 2 yıl verildi. Cezada arttırım yapılarak, 4 yıl 6 aya çıkarıldı. Tutukluluk halinin devamına karar verildi.
  • Emine Ayna'ya 10 yıl hapis cezası verildi. Yurtdışı yasağı ile tahliye edildi.
  • Beyza Üstün için beraat kararı verildi.
  • Figen Yüksekdağ'a "Devletin birliğini ve ülkenin bütünlüğünü bozma" suçundan 19 yıl hapis cezası verildi. Tutukluluk halinin devamına karar verilirken ayrıca "tahrik ve bu suçun basın yoluyla işlendiği" gerekçesinden 4 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Yüksekdağ'a ayrıca "terör örgütü propagandası"ndan 1 yıl 6 ay ceza verilirken, "Kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşlerine katılma" sebebiyle 2 yıl hapis cezası verildi. Seçim yasaklarına aykırı hareketi ettiği gerekçesiyle de 3 ay ceza aldı. Yüksekdağ'a Mehmet Tunç’un cenazesinde yaptığı bir başka konuşma sebebiyle 1 yıl 6 ay, Van’da yaptığı bir konuşmadan da 1 yıl 6 ay ceza verildi. Yüksekdağ toplamda 30 yıl 3 ay hapis cezası aldı.
  • Gültan Kışanak'a "terör örgütü üyeliğinden" 12 yıl hapis cezası verildi. Heyet tutukluluk süresini göz önünde bulundurarak adli kontrol şartıyla tahliye kararı verdi.
  • Günay Kubilay'a "Devletin bütünlüğünü bozmak" suçundan 16 yıl hapis cezası verildi. Tutukluluk halinin devamına karar verildi
  • İbrahim Binici'ye beraat kararı verildi.
  • İsmail Şengül'e 16 yıl hapis cezası verildi. Tutukluluk halinin devamına karar verildi.
  • Meryem Adıbelli "terör örgütü üyeliği"nden 6 yıl ceza aldı. Adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verildi.
  • Mesut Bağcık'a "terör örgütü üyeliği" suçundan 9 yıl hapis cezası verildi. Adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verildi.
  • Nazmi Gür'e 'devletin bütünlüğünü bozmak 'suçuna yardımdan 18 yıl, 'suç işlemeye tahrik suçundan' 4 yıl 6 ay hapis cezası verildi.
  • Nezir Çakan'a örgüt üyeliğinden 9 yıl hapis cezası verildi
  • Pervin Oduncu'ya 'devletin birlik ve bütünlüğünü bozmaktan 18 yıl, suç işlemeye tahrikten 4 yıl 6 ay ceza verildi.
  • Sebahat Tuncel'e örgüt üyeliğinden 12 yıl hapis cezası verildi. Tutukluluk süresi göz önünde bulundurarak adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verildi.
  • Selahattin Demirtaş'a "Devletinin birliği ve bozmaya yardım" suçundan ağırlaştırılmış müebbet cezası verilip, ceza 20 yıla çevrildi. Tutukluluk halinin devamına karar verildi. "Suç işlemeye tahrik"ten 4 yıl 6 ay ceza verildi. 21 Mart 2016 Newroz'unda yaptığı konuşmadan 2 yıl 6 ay verildi. Ayrıca, 29 Şubat'ta Diyarbakır'da yaptığı konuşmada 'halkı kanunlara uymayan tahrikten' 1 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Demirtaş’a "propagandadan" 2 yıl 30 ay ceza verildi. Demirtaş’a "yasa dışı gösteriye tahrik" iddiasından da 3 yıl hapis cezası verildi. Demirtaş’a Cizre’de yaptığı bir açıklamasında 2911 sayılı yasaya muhalefetten 1 yıl 6 ay ceza verildi. "Suç ve suçluyu övme" suçundan 1 yıl 6 ay ceza verildi. Yine propaganda suçundan 2 yıl hapis cezası verildi. Demirtaş için 42 yıl hapis cezası istendi.
  • Sırrı Süreyya Önder beraat etti.
  • Zeki Çelik, "Devletin birliği ve bütünlüğünü bozma" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi. Söz konusu ceza "yardımdan" dolayı 18 yıla düşürüldü. Yakalama emrinin infazının beklenmesine karar verildi. Ayrıca "suçu tahrik" iddiasıyla 4 yıl 6 ay hapis cezası verildi.
  • Zeypep Karahan "Devletin bütünlüğünü bölmek suçuna yardım"dan 18 yıl, "suç işlemeye tahrik" suçundan 4 yıl 6 ay hapis cezası aldı.
  • Zeynep Ölbeci'ye "Silahlı terör örgütü" üyeliğinden 9 yıl, propagandandan 3 yıl 9 ay hapis cezası verildi. Kaçma şüphesi nedeniyle tutukluluk halinin devamına karar verildi.

Duruşmada neler yaşandı?

Duruşma kimlik tespiti ile başladı. Mahkeme başkanı sadece duruşmanın seyrine ilişkin değerlendirme alacağını, esasa ilişkin bir savunma almayacağını söyledi.

Ardından Müdafi Avukatı Sevda Özçelik Bingöl, müvekkillerinin burada olmadıklarını belirterek, onlar adına beyanlarını sunacaklarını belirtti. Bingöl, “Dikkate almanızı istediğimiz husussuları sunmak zorundayız. Ciddi kanuna aykırılık içeren bir süreç işletildi. Siyasi etkilerle karar ve hüküm aşamasına yargılama altında çaba ile bugüne getirildi. İtirazlarımızı iletmek zorunda hissediyoruz kendimizi. Adil yargılama ilkeleri olmak üzere ceza yargılama ilkeleri açıkça ihlal edilmiş, ihlal edilmeye devam etmektedir. İzahatlarımıza rağmen retçi bir tutuma savunma olarak tanıklık ettik. Savunma avukatların etkin katılımları engellenmiştir. Kesintisiz yapılan duruşmalarla mahkemeniz eliyle engellenmiştir” dedi.

Bingöl, şöyle devam etti:

“İnsani taleplerimiz bile reddedildi. Müvekkillerimizin savunmaları bitmeden mahkeme heyeti ısrarla delil değerlendirmesi aşamasına geçmiştir. Bu süreç suç bağlantısı üyesinin de içinde olduğu kabul edilen iddianame ile yürütüldü. İçeriğinin hukuka, adalete uygun olması bizim için önemli unsurdur. Tanıklar biz avukatlardan gizli dinlenmiştir. Mahkeme tarafından savunma avukatlarının olmadığı bir ortamda gizli tanıkların dinlenmesinin izahatı yoktur. Mahkeme heyeti hakkında yapılan itirazlarımız da bu aşamaya kadar hiçbir şekilde dikkate alınmamıştır.”

Özbingöl, “Bu davanın karar aşamasına büyük bir gayretle getirildiğini görüyoruz. Yargılamanın en başından beri CMK ilkeleri ihlal edilmiştir. Mahkeme tüm aşamalarda retçi bir tutum sergiledi” dedi.

Altan Tan: ‘Demirtaş ve diğer arkadaşlarımızı zan altında bırakacak hiçbir şahitliğim yok’

Selahattin Demirtaş ve diğer siyasetçilerin aleyhlerinde ifadede bulunacak hiçbir şahitliği olmadığını belirten Tan, “Arkadaşlarımızı zan altında bırakacak, aleyhlerinde delil oluşturacak hiçbir şahitliğim, ifadem, duyumum yoktur” dedi ve beraatini istedi.

Avukatlar duruşma erteleme talep etti

Daha sonra söz alan Avukat Özgür Faik Erol, hala dosyaya yeni evrakların girmeye devam ettiğini belirterek, bu evrakların incelenmesi için karar duruşma tarihinin ertelenmesini talep etti. Erol, “Bugün karar duruşması yerine tutuk incelemesinde bulunulmasını talep ediyoruz. Bu dosyaya gelen evraklardan başlayarak, bu davanın seyrini ifade etmek istiyorum. Gelmiş olduğumuz aşamada müvekkillerimizi hukuksal ve yargısal güvence olup olmadığını ortaya çıkarma sorumluluğumuz var” dedi.

Erol, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu yargılamada özellikle mütalaayı hazırlayan iddia makamının tanık ifadeleri dışında bir belge yok. Bu şartlarda müvekkillerimizin hukuksal bir güvence altında olduğunu düşünebilir miyiz? Şundan dolayı düşünemeyiz; çünkü bu dava ve buna bağlı olarak siyasi linç kampanyası uzun zamandır örülmüştü. Bunu daha da evvele götürebiliriz ama bu dosyadaki somut bir delille başlatabiliriz. Ankara TEM şubenin gizli belgesi var.”

“Bu şartlar altında başlayan ve yürütülen mahkemede ne yapalım İçişleri Bakanı diliyle mi konuşalım?” diyen Erol, “İddianamenin verildiği tarihin sembolik bir tarihi vardı MHP’nin kongre tarihiydi. 15 günde iddianame hazırlandı. Bizim bu tarama işlerini tamamlamamız aylarımızı aldı. Bizim 3 ayda yapamadığımız işi siz bir haftada hallettiniz. Bir haftada tutukluluk incelemesi yapılmıştır. Bu kadar titiz ve hassas olunca bazen böyle hatalar olabiliyor! Özellikle kapatma davasında Yargıtay Başsavcılığının yürüttüğü prosedürle bu mahkemenin yürüttüğü dosya ile büyük bir benzerlik var” ifadelerini kullandı.

Erol şöyle devam etti: “37’ye yakın maktulün ölümünden sorumlu tutulan siyasetçiler burada yargılandılar. Biz size bu kişilerin ölümünden sorumlu kişilerle ilgili videolar, bilgiler sunduk. IŞİD’liler Adana’da adam öldüre öldüre gezmişler. Biz müvekkillerimizin ölümünden sorumlu tutuldukları kişilerin araştırmasını yaptık, size sunduk, izlettik. Siz ne yaptığınız; bu kadar şeyin üstüne ara kararda kabul etmediğinizi söylediniz. Bunlar IŞİD’li bunlar yargılanmış, cinayetten suçlanmış dediniz. Gösterdik size anlattık. Bütün bunlar bir silsile halinde bir kampanyanın son derece bilinçli sürecin ürünüydü. Bu dava örneğinde olduğu gibi kolluk, iddia makamı, mahkeme heyeti, kamu kurumları bir blok olarak ortak bir cephe oluşturup bunun karşısında kendini savunmaya çalışan bir grup Kürt siyasetçi, bunun sonucunda mahkemeden adalet bekleyecek öyle mi?”

Mahkeme heyeti talepleri reddetti

Mahkeme heyeti, avukatların dava dosyasına giren yeni belgelerin incelenmesi, tutukluluk incelemesi ve karar duruşma tarihinin ertelenmesi yönünde yaptığı talepleri reddetti.

Duruşmaya Demirtaş ve diğer tutuklular katılmadı

Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ ve Gültan Kışanak dahil tutuklular duruşmaya katılmadı.

Demirtaş, 25 Aralık 2023’te yaptığı esasa ilişkin savunmasında mahkemenin kararı çoktan verdiğini belirterek “Kararı yüzüme karşı okumanıza müsaade etmeyeceğim” demişti.

Demirtaş, “Ferman yazılmış ancak kararınızın bizim ve halkımızın nazarında hiçbir hükmü yoktur. Bize baş eğdiremediniz. Kararı yüzüme okumanıza müsaade etmeyeceğim. Karar açıklandığı zaman eşime, kızlarıma, sizlere vasiyetimdir. Karar açıklandığı zaman davul-zurnalarla karşılayın çünkü biz de burada öyle karşılayacağız” ifadelerini kullanmıştı.

KİMLER TUTUKLU YARGILANIYOR?

Kobani davasında tutuklu yargılanan siyasetçiler:

Figen Yüksekdağ, Selahattin Demirtaş, Ali Ürküt, Günay Kubilay, Nazmi Gür, İsmail Şengül, Bülent Parmaksız, Alp Altınörs, Sebahat Tuncel, Zeynep Karaman, Zeynep Ölbeci, Aynur Aşan, Ayşe Yağcı, Ayla Akat Ata, Dilek Yağlı, Pervin Oduncu, Meryem Adıbelli, Gültan Kışanak.

 

Bu haber toplam: 6709 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:11:21:59