KONDA Araştırma Şirketi, Türkiye’de 24 Haziran’da gerçekleşen parlamento ve cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili 100 sayfalık raporunu açıkladı.
Raporda, “Seçimin bir kez daha kutuplaşmanın ve kimlik siyasetlerine sıkışmanın teyidi olduğu” tespitine yer verildi.
Türkiye siyasetinin ilçelerde belirlendiğini kaydeden KONDA, AK Parti’nin 417 ilçede salt çoğunluğu aldığını ve bu ilçelerdeki toplam seçmen sayısının 16 milyon 597 bini aştığını hatırlatarak, bunun da genel seçmen sayısının yüzde 30’una karşılık geldiğine dikkat çekti.
Raporda, Kürt seçmenlere de geniş yer ayrıldı.
Tüm Türkiye’de Kürtler’in oy tercihinde Halkların Demokratik Partisi (HDP) oranının yüzde 46’dan yüzde 53’e yükseldiği belirtilirken, AK Parti tercihinde bulunanların ise yüzde 22’den yüzde 24’e yükseldiği görüldüğü ifade edildi.
Diğer yandan, HDP’nin Türkiye genelinde aldığı oyun 3’te 1’nin bölgedeki ilçelerden geldiği belirtilerek, şunlar dile getirildi:
“HDP’nin, özellikle güneydoğu ilçelerinde baskın parti olmasının da etkisiyle salt çoğunluğu aldığı 73 ilçe bulunmaktadır. Bu 73 ilçeden aldığı oy ise HDP’nin ülke genelinde aldığı oyun üçte birini oluşturmaktadır.”
KONDA’ya göre HDP’nin çoğunlukla 1’nci parti olduğu iller Ağrı, Batman, Diyarbakır, Hakkâri, Iğdır, Mardin, Muş, Siirt, Şırnak, Dersim ve Van olarak sıralandı.
Geriye kalan tüm illerde AK Parti’nin 1’nci parti olarak çıktığı belirlendi.
24 Haziran’da kullanılan oyların illere göre dağılımını değerlendiren KONDA, son 7 yılda yapılan tüm seçim ve referandumlarda da olduğu gibi, seçmenlerin tercihlerinin 3 farklı siyasi coğrafyayı işaret ettiği tespitinde bulundu.
Kürt illerini de kapsayan coğrafyayla ilgili raporda, şunlar söylendi:
“Batı sahilleri, Orta Anadolu-Karadeniz ve Güneydoğu-Doğu Anadolu ele alınacak bölgeler arasında. Birinci coğrafya CHP’nin var olduğu iller kentleşmiş, metropolleşmiş, kentli gündelik pratiklerin ve modern hayat tarzının ağırlıklı olduğu, ekonomik bakımdan gelişmişlik seviyesi ülke ortalamasından yukarıda olan iller.
“İkinci coğrafya AK Parti’nin hâkim ya da ağırlıklı olduğu, MHP ve İyi Parti’nin de var olabildiği, muhafazakâr hayat tarzının ağırlıklı olduğu, ekonomik gelişmişlik bakımından ülke ortalaması dolayında olan iller.
“Üçüncü coğrafya ise HDP’nin hâkim olduğu, ülkenin ekonomik gelişmişlik seviyesine kıyasla hâlâ geride olan ama aynı zamanda kimlik meselesinin önde olduğu coğrafya.”