48 sene önce kurulan Kürdistan Sosyalist Partisi (Partiya Sosyalîst a Kurdistanê -PSK), 3’üncü Olağan Kongresini 3O Ekim’de Diyarbakır’da gerçekleştirmişti.
3’üncü olağan kongresini, 30 Ekim’de Diyarbakır’da yapan PSK, mevzuat uyarınca Ankara’da da kongre gerçekleştirdi. PSK Genel Başkanı Bozyel, “Diyarbakır’da seçilen genel başkan, parti meclisi, alınan tüm kararlar burada onaylanacak” dedi.
Eski başkan Mesut Tek’in başkanlık için aday olmadığı kongrede, tek aday olan Başkan Yardımcısı Bayram Bozyel başkan seçilmişti.
Türkiye’de Siyasi Partiler Kanunu’na göre siyasi partiler, genel kongrelerini Ankara’da yapmak zorunda. PSK, bu yüzden 3’üncü olağan kongresini Ankara’da da gerçekleştirdi.
Bozyel, Ankara’da kongre yapma zorunluluğuna ilişkin “Bu yasa 12 Eylül darbecileri tarafından gündeme geldi. Bu yasayla partileri kontrol altına almaya ve merkezileştirmeye çalışıyorlar. Partilerin kendi istedikleri yerde kongre yapmalarının önüne geçilmiş oluyor. 12 Eylül’den önce partiler istediği yerde kongre yapabiliyordu. Şimdi ise parti kongrelerinin Ankara’da yapılması zorunlu” ifadelerini kullandı.
Ankara’daki kongrenin prosedürler gereği olduğunu aktaran Bozyel, “Biz tüm işlerimizi Ankara’da yapmak zorunda değiliz. Diğer şehirlerde, Kürdistan’da resmi olarak yapabileceğimiz işleri oralarda yapıyoruz. Nitekim öyle de yaptık. 30 Ekim’de Diyarbakır’da çok sayıda siyasi şahsiyet, aydın ve Kürdistan’ın dört parçasından gelen katılımcılarla başarılı bir kongre gerçekleştirdik. Buraya (Ankara) prosedürleri yerine getirmek için geldik. Diyarbakır’da seçilen genel başkan, parti meclisi, alınan kararlar burada onaylanacak” diye konuştu.
“Kürdistani partiler parti işlerini rahatça yapamıyor”
Genel kongrelerin Ankara’da yapılması zorunluluğu kalkarsa Kürt partilerin kongrelerini Diyarbakır’da yapacağını ifade eden Bozyel, “Sorun sadece partilerin kongrelerini Ankara’da yapmaya mecbur olması değil. Bunun yanında bir partinin Türkiye’nin en az 40 kentinde parti örgütüne sahip olması mecburiyeti var. Halbuki bir parti buna mecbur değil. Belki biz Kürt partileri sadece Kürt illerinde örgütlenmek istiyoruz. Karadeniz’de, Akdeniz’de örgütlenme yapmak zorunda değiliz. Üçüncü olarak Kürdistani partiler hakkında kapatma davaları var. Parti işlerimizi rahat bir şekilde yürütemiyoruz. Bunun ortadan kalkması lazım. Siyasi partiler tüm isimlerle örgütlenebilmeli” ifadelerini kullandı.
Bozyel, bu yasanın değişmesi için çok çabaladıklarını vurgulayarak “Önerilerimizi Meclis’teki partilere sunduk. 2011’de yeni anayasa hazırlığı komisyonuna götürdük önerimizi. Şimdi de her fırsatta bu yasanın değişmesini talep ediyoruz. Bu yasa demokratik değil, Kürt karşıtlığı temelinde hazırlanmış ve Türkiye demokrasisine de zarar veriyor. Örgütlenmenin ve farklı ideolojilerin önüne set çekiyor” şeklinde konuştu.
“Her siyasi parti federasyon hatta bağımsızlık talebinde bulunabilir”
Her siyasi partinin federasyon hatta bağımsızlık talebinde bulunabileceğini ifade eden Bozyel, “Bazı kalıplar belirlenmiş, bu kalıplara göre hareket etmelisiniz deniyor. Oysaki patiler rejimi değiştirmek iddiasıyla kurulur. Her parti, şiddete başvurup şiddeti teşvik etmeden, uluslararası hukuk çerçevesinde kurulabilir, federasyon hatta bağımsızlık talebinde bulunabilir fakat maalesef Türkiye Avrupa Birliği tarafında olmasına rağmen bu normları yerine getirmiyor” ifadelerini kullandı.