24 Haziran seçimleri sonrası oyu yüzde 25’ten 22.5’e düşen CHP’de kılıçlar çekildi. CHP yönetimi seçim sonucunu AK Parti’deki oy düşüşü üzerinden “başarı” olarak değerlendirirken, parti içi muhalefet “9 seçim kaybetmiş CHP lideri istifa” çağrısı yapmaya başladı. Partide “olağanüstü kurultay” kazanı kaynamaya başlarken CHP yönetimi “kaos yaratma çabası” olarak gördüğü bu sürece sert müdahaleler yapmaya hazırlanıyor.
CHP kulislerinden edinilen bilgiye göre İnce’nin seçim değerlendirmesi yaptığı toplantıda, “aldığı yüzde 32 oyu kendisine mal etmesi” parti yönetiminin tepkisini çekti. Bir MYK üyesi, “Ben bunları 50 günde yaptım” diyor. Hayır! O 50 gün değil, referandum sürecinden Adalet Yürüyüşü’nden gelen bir süreç. İYİ Parti hamlesi, ittifaklarla daha da gelişti. Bireysel değildi, sadece Muharrem İnce’nin topladığı bir oy değildi. Elbette İnce’nin etkisi var ama asıl önemli olan tek adam sistemine karşı çıkış” dedi.
Bir parti yöneticisi ise İnce’nin açıklamasından duyduğu rahatsızlığı şöyle dile getirdi:
“Muharrem İnce’ye düşen partimin cumhurbaşkanı adayı olarak büyük bir mücadele verdim. Şimdi partimin üyesi olarak yerel seçimlere çalışacağım demekti, olmalıydı.”
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ve cumhurbaşkanı adayı İnce açıklamaları öncesi yüz yüze bir görüşme gerçekleştirmedi. İnce’nin Kılıçdaroğlu’nun açıklamasının hemen ardından paylaştığı 81 ile teşekkür ziyareti yapacağı mesajı da kurultay sürecinin ilk adımı olarak değerlendirildi. Bir muhalif partili, “Temas yok bu saatten sonra da olmaz” dedi.
Parti kulislerinden edinilen bilgiye göre, İnce “Ben adayım” diye ortaya çıkmayacak. İlk olarak illere teşekkür ziyaretleri yapacak. Bu ziyaretler parti teşkilatlarına dönük bir “yoklama” olacak. Burada amaç aşağıdan yukarıya “İnce genel başkan olsun” talebini yükseltmek. Bu arada olağanüstü kurultay için de imza toplama sürecinin başlayabileceği, sürecin sonunda partinin sonbaharda kurultaya götürülebileceği planları yapılıyor. Kurultay zorunluluğunu dile getiren bir partili, “En doğrusu Kılıçdaroğlu’nun istifa etmesi. Bize imza toplatmasınlar. Çünkü olağanüstü kurultay için imzayı toplamak 5 gün sürer” dedi.
Genel merkez yöneticileri de bu hazırlığın farkında ancak bu süreci “Yerel seçimlere 9 ay kala partiyi kaosa sürüklemek” olarak görüyor. “Buna kimsenin hakkı yok” deniliyor. Bir MYK üyesi, “Bu süreç parti içinde bir iç karışıklığa yol açarsa yerel seçimlerde elimizde belde kalmaz. Bunun kime yarayacağı ortada” yorumu yaptı. Parti yöneticileri genel başkanlık iddiasında bulunanlar için de olağan kurultay tarihini adres gösteriyor.
Muhalefet cephesinde bunlar yaşanırken yeni sıcak gelişmeler ortaya çıktı. Bir grup gencin parti önünde başlattığı oturma eyleminin ardından, CHP liderine ilk istifa çağrısını yapan Elazığ’dan milletvekili seçilen Gürsel Erol da oturma eylemi yapacağını duyurdu. Erol bugün yaptığı yeni açıklamada ise eylemden vazgeçtiğini duyurdu. Bu gelişmeler sonrası il-ilçe teşkilatları “CHP liderine sahip çıkmak” için harekete geçirildi. Farklı illerde yöneticilerden üyelere, “Gün genel başkanımız Kılıçdaroğlu’na sahip çıkma günüdür”, “Zaman ben değil biz zamandır” şeklinde mesajlar gönderildi. Mesajlarda, “Partimizin kurumsal kimliğini tartışmaya açanlara karşı Ankara’ya gidiyoruz” denilerek genel merkeze gitme çağrısı yapıldı.
Diğer yandan CHP Parti Meclisi de 28 Haziran Perşembe günü olağanüstü toplantıya çağrıldı. “Disipline sevk işlemlerinin görüşülmesi” gündem maddesiyle yapılan çağrı, “istifa çağrısı yapan milletvekillerinin disipline gönderileceği” yorumlarına yol açtı. Aralarında Fikri Sağlar, Eren Erdem ve Gürsel Erol’un olduğu eski yeni bazı milletvekillerine dönük bir ihraç sürecinin CHP içindeki tartışmaları nasıl bir noktaya taşıyacağı merak konusu.
