Gelecek, DEVA ve Saadet’in çatı partisi Yeni Yol grubunun liderleri, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki grup toplantısında konuştu. Liderlerin gündemi PKK lideri Abdullah Öcalan’ın çağrısıydı.
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Öcalan’ın çağrısının hem olumlu hem de olumsuz yanlarının olduğuna dikkat çekti.
“Türkiye’ye ulaşacak her yol ve yöntemi destekleriz”
Davutoğlu, bu yıl Ramazan’ın Nevruz’la birleştiğine dikkat çekerek, “21 Mart hem Ramazan hem de Nevruz. Gönül ister ki, 21 Mart Nevruz baharın gelişiyle Türkiye’de de toplumsal barışın gerçekleştiği bir bahar olsun” dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Öcalan’a yaptığı çağrıyı hatırlatan Davutoğlu, “Biz iyi niyetle atılan, terörden arındırılmış Türkiye’ye ulaşacak her yol ve yöntemi destekleriz, samimi olmak şartıyla” dedi.
“Sayın Erdoğan alışılmışın ötesinde sessiz ve kararsız, ne dediğini bilmiyor, topu yuvarlıyor” diyen Davutoğlu, Erdoğan ve Bahçeli’nin farklı düşünceleri varsa, oturup anlaşarak topluma bir proje sunmalarını istedi.
“Üç ayaklı bir masa oldu. AK Parti, MHP, DEM hatta İmralı”
Davutoğlu, Öcalan’ın çağrısının hem olumlu hem olumsuz yanları olduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştu:
“Sayın Bahçeli ve Sayın Erdoğan’ın geçen sene söyledikleri ve bu sene söylediklerini yan yana koyarsanız, ‘Altılı Masa’nın yedinci ayağı’ ile şimdi üç ayaklı bir masa oldu. AK Parti, MHP üçüncü ayak da DEM oldu, hatta İmralı oldu… Barış getirecekse eyvallah biz onlar gibi davranmayız. Ülke batsın da ben iktidar olayım demeyiz. Takvimlendirilmiş somut bir yol haritası görmeden hiçbir zaman inanmam. Bahçeli sürekli vites yükseltirken, Erdoğan sürekli el frenini çekiyor. Erdoğan’dan, bir kere de süreç doğrudur ve hedefe ulaşacak gibi bir açıklama duymadık. Bahçeli hasta yatağında tüm DEM Partilerle görüşüyor. Peki, biz kime inanacağız?”
“Adım adım inşa edilmesi gereken bir süreç”
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, da Yeni Yol grubunda Öcalan’ın çağrısını değerlendirdi.
Barışın, savaştan iyi olduğunu vurgulayan Babacan, “Sözlerin tutulup tutulmayacağını yakından takip edeceğiz. Biz ilk günden beri şunu söyledik. Bu sürece temkinli bir iyimserlikle takip edeceğiz dedik. Gerekli gördüğümüz durumlarda da tavsiyelerimizi, uyarılarımızı yapacağız dedik. Çünkü biliyoruz terörü sona erdirmek sıradan bir iş değildir. Çözüm size gümüş bir tepside sunulmaz, hediye edilmez. Adım adım inşa edilmesi, emek emek örülmesi gereken bir süreçtir” dedi.
“Erdoğan bu işin neresinde?”
“Çözüm, adım adım inşa edilmesi, ilmek ilmek örülmesi gereken bir süreçtir” diyen Babacan, şöyle devam etti:
“İyi bir yol haritası gerektirir, siyasi irade gerektirir; en önemlisi de kararlılık gerektirir, kararlılık. Bakın yol haritası diyoruz, henüz bir yol haritası yok. Siyasi irade diyoruz, ülkenin Cumhurbaşkanı’ndan henüz net bir duruş görmedik. Kararlılık diyoruz, belki Sayın Bahçeli bu işi başlattığı noktada duruyor ama Sayın Erdoğan’ın bu işin neresinde durduğunu henüz tam anlamış değiliz. Ya ileriye bakacak, hep birlikte kararlılıkla yürüyeceğiz; ya da arkamıza bakıp, yalpalayıp, bu fırsatı kaçıracağız. Ya bin yıldır beraber yaşayan insanlar olarak sarılıp helalleşeceğiz; ya da çeşit çeşit bahane üretip ayrışmaya devam edeceğiz.”
“Çağrı metninin önce Kürtçesi okununca afalladılar”
Öcalan’ın çağrı metninin Kürtçesi okunduğunda bazı televizyon kanallarının yayını durdurduğunu hatırlatan Babacan, “Çağrı metninin önce Kürtçesi okununca afalladılar. Bazıları ne yapacağını bilemedi korkup yayını kesti. Bazıları asıllarına rücu etti yasağa sarıldı. Bu otoriterlik virüsü, antidemokratiklik virüsü, popülizm virüsü, ayrımcılık virüsü siyasete yayılan bir virüstür. Bu virüs muhalefete de hızla yayılıyor. Tahammülsüzlüğü yerel yönetimlerdeki icraatlardan, Arapça tabelaları yaptıkları düşmanlıktan biliyoruz. Bazı muhalefet partilerinin içinde yaşayan bu zehirli ideoloji bizlere bulaşamıyor” dedi.
“Süreci dikkatle takip ediyoruz”
Yeni Yol grubu toplantısında konuşan Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Öcalan’ın çağrısıyla ilgili, “Ülkemizin son 40 yılında maddi-manevi enerjimizi tüketen meselenin bir daha gündeme gelmeyecek şekilde çözümü için her zaman olduğu gibi Milli Görüş’ün fikri birikimini ve Saadet Partisi’nin tecrübesini sürece dahil etmeye hazırız” dedi.
Arıkan, şöyle devam etti:
“Şüphesiz bu coğrafyada en güçlü kardeşlik bağları Türkler ile Kürtler arasındadır. Tarihin ve coğrafyanın şahitliğine, rağmen bunu gölgelemek istediler. Bu yüzden son yıllarda çok şey kaybettik. Zamanımızı, gençlerimizi, huzur ve güvenliğimizi kaybettik. Geleceğe ilişkin umutlarımızı kaybettik. En önemlisi kardeşliğimizi kaybettik. Artık kaybetmeye tahammülümüz kalmadı. Hepinizin malumu Türkiye olağanüstü bir süreçten geçiyor. Bu minvalde silahların susmasını, terör örgütlerinin kendilerini feshetmesini ve sorunları ortadan kaldıracak adımların atılması yönündeki çabaları önemli buluyor, süreci dikkatle takip ediyoruz.”