Yiğit Kürd Milletini ve Başkan Barzani'yi yürekten kutluyorum. 25 Eylül 2017 Kürdistan Bağımsızlık Referandum'u yüzde 93 ile büyük bir zafere imza atmıştır. Bugün çok mutluyum çünkü, Kürd Ulusu Milli bilinçle, cesur ve kararlı duruşla kendi iradesine ve geleceğine sahip çıkmıştır.
25 Eylül Kürdistan'ın Bağımsızlık Günü olarak Tarihe geçti. Ulusların Bağımsızlığı hiç kimsenin himayesinde değildir. Hiç bir güç bir halkın iradesinin önünde duramaz. Bugün sesimin çıktığı kadar, Yaşasın Bağımsız Kürdistan diye haykırmak istiyorum ve halkımın Zafer coşkusunda kaybolmak istiyorum.
Bu cesur milletin, en büyük yükü kendi geçmişinin acısını taşımaktır, geçmişimizde özlediğimiz anılar yok, fakat acıların her türlüsü vardır. Bu büyük anlamlı günü yakalamakta yaşamını feda etmiş, büyük bedel ödemiş, emek vermiş herkese bin selam olsun. Her Kürd gibi çok sevinçliyim!
Kürdleri hiç bu kadar çok sevmemiştim! Kürdler hiç bu kadar büyümemişti, siz hiç bu kadar güzel olmamıştınız, siz hiç bu denli büyük güç olmamıştınız.
Şimdi sizin kaderiniz sizin elinizdedir, iyi veya kötü yönetmek hakkına sahipsiniz. Tabii ki en iyisini yapacağınıza inanıyorum, inanmak istiyorum. Siz hiç bu ölçekte büyük bir zafere imza atmamıştınız! Hiç bir güç zafer coşkumuza gölge düşüremez. Gün Bağımsızlık Zaferini Kutlama günüdür. Gün Kürdün Ulusal Birlik Zaferini kutlama zamanıdır.
Kürdistan'ın Güney, Doğu, Batı ve Kuzey'inde Kürdistan bayrağını alan sokaklara döküldü, Ey Reqib marşı söylendi, Biji Kürd û Kürdistan, Biji Serxwebun sloganları haykırdı, halaylara durdu.
İşte bu tarihi an tüm Kürdlerin zihnine kazındı ve dünya bu iradeli milleti gördü.
Önemli olan, Kürdlerin kendi değerlerine sahip çıkmasıdır. Bundan dolayı kimse Kürdlerin Zaferine, Birliğine ve coşkusuna gölge düşüremez.
Ankara, Tahran ve Bağdat bu zafer karşısında büyük bir hezimetle panik atak hali yaşıyorlar, ne yapacaklarını bilmiyorlar. Şunu iyi bilin siz efendi değilsiniz, Kürdler sizin köleniz olmayacak. Sizin alacağınız tüm kararlar Kürdler için yok hükmündedir, böyle olduğunu bildiğiniz için kuduruyorsunuz. Kürdistan Devletine ve Milletine saygılı olmak zorundasınız.
Kürdler en zor zamanlarında bile dilenmedi, ama siz her zaman dilenci rolündesiniz. Kürdlere el avuç açacaksınız ve o günler uzak değil.
Kürdleri, açlıkla, savaşla tehdit ediyorsunuz, oysa bu ülkede hep savaş var ve bu savaşın nedeni sizin varlığınızdır. Sömürgeciler, kan akıtmaktan, öldürmekten, korkutmaktan başka bir yol ve yöntem bilmezler. Oysa tamda bu alanda çok kötü kaybetmişlerdir. Ama Kürdler zeki bir Millettir, sorunları masada çözmek için her türlü imkan yaratıyorlar, ne yazık ki çağ dışı İslamcı-molla ve kemalist-turancı rejimlerin kafası bunu almıyor.
Kürdler kimsenin koruması değil, paralı askeri hiç değil. Bundan böyle kimse için ölmeyecek, öldürmeyecek kendisi için yaşayacaktır. Dünyanın en korkunç islam terör örgütlerine geçit vermeyen Kahraman Peşmerge ordusu halkıyla birlikte ülkesini savunmaya hazırdır. Bir Millet kendi gücüne güvenerek, bilinçli bir örgütlülükle kendisine dayatılan teslimiyeti hiç teredüt etmeden reddetmiştir. Dün Kürdlerin yanında yer alanlar, bir anda Kürdlerin karşısında bir koalisyon oldular.
Sanırım dünya bir yanda, Kürdler bir yanda desek abartılı olmaz. Kürdlerin, kendilerini parçalayan devletlerin toprak bütünlüğünü savunmaya zorlanması, Kürdlere, Kürdistan'ı paramparça edin, harakiri yapın demektir.
Kürdler bu parçalanmışlıktan kurtulmak için savaştı ve Bağımsızlık Referandumunu gerçekleştirdi. Kürdler kendi demokratik hakkını kullanmaya karar verdi. Sömürgeciler yaptırmayız, müdahale ederiz, ambargo uygularız, kan gölüne çeviririz tehditlerini sürdürüyorlar. Kürdler ise bu barbarların vahşetinden kurtulmak için Bağımsızlık dedi.
Başkan Barzani'nin deyimiyle ''biriz, birlikteyiz, Kürdistan partisiyiz''. Ulusal bağımsızlık için bütün siyasi ve ideolojik ayrılıklar bir yana bırakıldı ve bütün kalpler Kürdistan için çarptı.
Yüreği yaralı analar, babalar, yetimler ve her inançtan, farklı etnisiteden insanlar büyük bir heyecanla Bağımsızlık Referandumuna sahip çıktı. Bu tarihi günü gördükleri için kimi dua ediyor, kimi ağlıyor, kimi halay çekiyor ve evlenen çiftler ise gelinlikle sandıkta oy kullanıyor.
Herkesin elinde Kürdistan Bayrağı, kadınlar Kesk û sor û zer renklerle süslenmişlerdi. Arap değil Fars değil, Kürd olduklarını, onların himayesinde değil kendi ülkelerinde ve Bağımsız yaşamak istediklerini ısrarla belirtiyorlardı. Bağımsızlık zamanı değil diyenlere ne zaman diye sorsan? O zaman hiç bir zamandır.
Hiç bir devlet her hangi bir milletin ne zaman bağımsız olacağına karar veremez. Her millet gibi Kürdlerde Kendi Kaderini Tayin etme hakkını kullanıyor. 21. yüzyıl Kürdlerin büyük devriminin zaferi olacaktır. Bu devrim statükocu devletleri ve toplumsal dengeleri alt-üst edecektir. Türkiye, İran, Irak ve Suriye'de hiç birşey eskisi gibi olmayacaktır. Kürdler yüz yıllık Bağımsızlık ve Özgürlük savaşını zafere taşıyacaktır.
Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.