Musevi otoriteler, 1902-44 yılları arasında yaşamış Alman Yahudisi Regina Jonas’ı, dünyanın ilk kadın hahamı olduğunu 1935’de Berlin’de açıkladılar. Zamanla araştırmalar, söz konusu bilginin doğru olmadığı ve dünyada ilk kadın hahamın 16. yüzyılın sonları ile 17. yüzyılın başlarında yaşamış, Kürdistanlı Osnat Barzani (Asnat veya Asenath’da denmektedir) olduğunu ortaya çıkardı.
Yazar Sigal Samuel, “Osnat ve Güvercini” çocuk kitabını neden yazdığını tesadüfe bağlar. Bir gece internette Yahudi kadınlarla ilgili araştırma yaparken, kendi deyimiyle derin tavşan yuvasına düştüğünü ve Osnat Barzani hakkında yazılmış bir makaleye rastladığını belirtir. Samuel, makaleyi okuduğunda, “bu mistik efsaneyi çocuklarım için yazmalıyım” der ve kitap böylece ortaya çıkar.
Çocukken haham olmayı hayal ettiğini belirten Samuel, gazeteci ve yazardır. Baba tarafı Irak, anne tarafı ise Fas’tan gelmedir. Kendisi de Kanada’nın Montreal Ortodoks Yahudi Cemaati'nde büyümüştür ve Mizrahi Yahudilerindendir. Mizrahi, 'doğulu' anlamına gelir ve Ortadoğu, Kuzey Afrika, Orta Asya ve Kafkasya'daki Yahudilere verilen genel addır.
Sigal Samuel’i şaşırtan, Yahudi ve Hristiyan dininde reformcu geleneğin Avrupa’dan doğmasına karşın, dünyadaki ilk kadın hahamın reformcu geleneklere ev sahipliği 'yapmamış' Ortadoğu'dan çıkmasıdır.
Osnat Barzani’nin hahamlığı 1560-1625, -bazı kaynaklara göre ise 1635- yılları arasında yaşamış, babası ünlü haham, Samuel Nathanel Halevi Barzani'den gelir. Baba Samuel Barzani, Kürdistan'daki genç nesil erkek Yahudileri Cemaat lideri ve akademisyen olarak eğitmek ve yetiştirmek için Musul'da İbranice ‘Yevişa’, okul ve medrese anlamına gelen Yahudi dini eğitim merkezinin kurucusudur.
Samuel Barzani’nin oğlu olmamıştır. Kızını çocukluğundan beri dini eğitimle eğitir ve en yüksek vasıfta bir âlim olarak yetiştirir. Osnat, bir mektubunda yetiştirilme tarzını şöyle anlatır: “Babam ve alimler tarafından bir İsrail prensesi gibi büyütüldüm. Bana kutsal ilahi eğitiminden başka hiçbir iş öğretilmedi. Sadece gecemi gündüzüme katıp okumam gerektiği telkin edildi.”
Samuel Barzani, kızını Yeşiva'daki (okuldaki) en iyi öğrencilerinden biri olan haham Jacob Mizrahi ile evlendirir. Osnat’ın dini ve akademik çalışmalarına zaman ayırabilmesi için ev işleri ile uğraşmayacağına dair, damadı Jacob Mizrahi’den söz alır. Osnat ve Jacob'un evliliklerinden bir erkek ve bir de kız çocukları dünyaya gelir. Jacob Mizrahi, genç yaşta ölünce okulun eğitim, idari ve ekonomik tüm işleri Osnat Barzani’nin üzerinde kalır.
Mezarı Güney Kürdistan’ın Amediya kasabasında bulunan Osnat Barzani hakkında bilgi az olmakla beraber, İsrail Ulusal Kütüphanesi arşivinde kendisine ait mektuplar, muskalar ve şiirler mevcuttur. Yazar Samuel, Covid 19 salgını nedeniyle İsrail’e gidemediğini bu yüzden mektupları, muskaları ve şiirleri inceleyemediğini belirtir. Fakat kitabı yazarken, erken dönem Kürt Yahudi toplulukları hakkında uzman yazar ve akademisyenlerin kaynaklarını inceler.
Bahse konu yazılı belgeler, Osnat’ın İbraniceye hakimiyeti, Yahudi medeni kanunu Talmud, Yahudi kutsal kitabı Tevrat, sinagoglarda okutulan kutsal metinler Midraş ve Yahudi mistisizmi Kabala’ya ilişkin Osnat’ın derin bilgisi olduğuna işaret eder. Osnat Barzani’nin derin bilgeliği kendisine ve ikinci şahıslara yazılan mektup ve belgelerde de teyit edilir. Aynı zamanda Osnat, coşkulu ve ateşli bir lirik şairdir.
Yazar Sigal Samuel, 40 sayfalık resimli çocuk kitabında, Yahudi tarihindeki gerçek bir profilden yola çıkarak, mistisizmin keşfi ile feminizmin varlığını yalın ve basit bir dille işler. Dikkat çektiği önemli bir nokta ise bölgedeki Kürtlerin, Osnat’ın muskalarını saklamaları ve bu yolla günümüze kadar onun hikayelerini nesilden nesile ulaştırmalarıdır. Samuel, “yazılı muskalar geçmiş tarihin ipuçlarını veren, açıklayan ve yorumlamamıza katkı sunan belgelerdir” tespitinde bulunur.
Tarihsel doğruluk ile zamanın mekansal önemine vurgu yapan Samuel, bunun için dönemin Kürt kültürü hakkında da araştırmalar yaptığını belirtiyor. “Örneğin Osnat Barzani döneminde, bir Kürt Yahudi düğününde tam olarak hangi enstrümanların çalınacağını bilmek istedim. Bu yüzden bir etnomüzikoloğa danıştım. Osnat'ın ziyaret ettiği Amediya gibi kasabaların arkeolojik keşiflerini inceledim. İllustrator Vali Mintzi de Osnat'ın ve yöredeki insanların ne tür kıyafetler giydiği ve hangi geleneklere sahip olduğunu araştırdı ve çizimlerini ona uygun yaptı."
Osnat Barzani ismi çoğu insan tarafından bilinmiyor. Bunu nedenini Sigal Samuel şöyle açıklıyor. “Osnat'ı neredeyse hiç kimsenin bilmemesi şok edici bir durum. O gerçek bir öncü ve ilk kadın haham! Öte yandan, Osnat, bir Kürt kadını olarak Mizrahi, -Ortadoğu, Orta Asya, Kafkasya ve Kuzey Afrika- Yahudi tarihinin bir parçasıdır ve Mizrahi tarihi, Aşkenazi -Orta ve Doğu Avrupa- tarihi lehine maalesef bir kenara atılmıştır.
“Bu yok sayma ve görmemeyi, çoğumuzun Yahudiliğin ilerici ve yenilikçi ifadelerinin yalnızca Amerika ve Doğu Avrupa gibi kıtalarda ortaya çıktığını varsaymak üzere eğitildiğimizden kaynaklandığını düşünüyorum. Ancak Kürt ve Irak Yahudi kültürlerinde ilerici ve yenilikçi olan çok şey var. Osnat'ın haham statüsüne yükselişi buna bir örnektir.”
Osnat’ın hikayesi, Kürt Yahudi toplumunun zenginliğini ortaya çıkarması ve kadının Tevrat’ı öğrenerek, döneminin de ilerisindeki rolüne işaret etmesi açısından önemlidir. Yazar Sigal Samuel, “Kürt toplumu erkek egemen toplum olmasına rağmen, zeki kadınların toplumda dini, politik ve askeri liderler haline geldiğini önemsemeliyiz” diyor.
Samuel, tarihte bazı Kürt kadınların aşiret lideri olarak sorumluluk aldığını veya asker olarak savaştığını, hatta aralarında şair ve filozofların bulunduğunu belirtir. Samuel’e göre, lider kadın rolünün sadece Kürt Yahudilere özgü olmadığı, Kürdistan'daki Müslüman, Hristiyan ve Yezidiler arasından da benzer profillerin olmasıdır. Sevindirici olan başka bir nokta ise Osnat Barzani’ye sadece Kürt Yahudilerin sahip çıkmadığı, diğer din ve mezheplerden gelen Kürtlerin de Osnat’a sahiplenerek saygı duyduklarını, Samuel araştırmalarının sonucunda dile getirir.
Kitabın yayınlanması ardından Kürt Yahudilerden gelen değerlendirme ve tepkilere de değinen Samuel: “Tüm bu süreç boyunca okuyucularla yaşadığım anlamlı etkileşimler oldu. ‘Kürt Yahudi bir çocuğun babası olarak, bu hikâyeyi yazdığın için teşekkür ederim!’, ‘Osnat gibi kızımın da kitaplarda temsil edildiğini görmek çok önemli ve duygulandırıcı. Keşke çocukken böyle bir kitabım olsaydı!’ diyenler ile başta Kürt ve Iraklı Yahudiler olmak üzere birçok mesaj aldım.”
“Osnat ve Güvercini: Dünyanın İlk Kadın Hahamı’nın Gerçek Hikayesi” yayınlanır yayınlanmaz, İsrail medyasında birçok yazı ve söyleşi çıktı. Kürtler ve Kürdistan sorununun İsrail ve dünya Yahudileri arasında aktüel olması ile dünyanın ilk kadın hahamının Kürt ve soy isminin de Barzani olması, Yahudileri bir kez daha Kürtler ve Kürdistan'a olan ilgiye fokusladı.
Artık İsrail-Yahudi Kürt dostluğu ve kardeşliği, ebeveynlerin çocuklarına uykuya dalmaları için okuyacakları bu masal kitabıyla başlayacak.
Bir varmış bir yokmuş “Yaklaşık beş yüz yıl önce, herkesin mucizelere inandığı, Ortadoğu'da bir kız çocuğu doğmuş. Adı Osnat'mış. Kimse onun tarihteki ilk kadın haham olacağını henüz bilmiyormuş…!”
----------------
Kaynaklar:
illüstratör: Vali Mintzi
https://www.kveller.com/osnat-barzani-forgotten-story-of-first-female-rabbi-is-finally-being-told/
Twitter: @cetin_ceko
Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.