Fırat Uzun Son Makaleler

Peşmerge Çıkmazı ve Kongrelerimiz

Bugün bir türlü Rojava \'ya alınmayan peşmerge güçleri kime fayda sağlamaktadır? Demokrasi diye kendini parçalayan bir hareket neden kendi halkı ile peşmergenin ilişkilenmesinden bu kadar korkmaktadır ki? Yoksa halk KDP\'li olur diye mi? Yani siyasetin zayıf değilse, yönetimin güçlü ise bu korku niyedir ki? Yada KDP içinde bu nokta belirtilebilinir bırakın herkes istediği yerde siyaset yapsın. Kim ne istiyor ise söylesin.
Peşmerge Çıkmazı ve Kongrelerimiz
Makaleyi Paylaş

Kürdistan tarihinde çok önemli bir dönemin arefesindeyiz. Bütün Kürdistan devrimci ve demokratları da bunun farkında. Özellikle bugün başlayan Qamışlo\'daki PYD Kongresi bunun mihenk taşı olabilecek bir önemi taşımaktadır.

Kürdistan tarihinde dostane ilişkilerin resmi düzlemde ele alındığı ve ortak mutabakatın sağlandığı anlar çok az sayıdadır. Ama bu sefer kürt hareketleri gerçekten hiç bir dış gücün ve etkenin etkisi altında kalmadan bir adım atmayı başarabilirlerse eminim ki Özgür Kürdistan için büyük bir gelişmeler zinciri önümüze serilecektir.

Kendi öz gücüne dayanan bir ulusun neler yapabileceğini ve devrim tarihinde nasıl yer alacağını hepimiz biliyoruz. Hakeza şu günlerde kendi öz gücünden uzaklaşan bir çok hareket kendi içinde çürümeyi yaşamaktadır. Bu durumdan sıyrılmak için tek çarenin ulusal hareketlerin bir arada ortak bir karar ve irade ile Rojava devrimini sahiplenmelerinden ve devrimin kendi kararlarını vermelerini desteklemek ile olacaktır. Rojava\' da gerçekleşen fedakârlığın meyvesini yemek istercesine saldıran yada kontrol altına almak isteyen yaklaşımlardan kaçınılmalı, kendi tecrübelerini kazanmalarını sabırla beklemeliyiz. Tabiî bu yaşanan herşeye sessiz kalınması anlamına gelmemelidir. Aksine yapıcı eleştiriler ve destekler Rojava halkınında desteği ile devrimin doğru kanalize olmasını sağlayacaktır.

Fakat ne yazık ki hepimizin bildiği gibi Rojava devrimi İslamcı Teröristlere karşı olan savaşın anında ve ardından sürekli kontrol altına alınmak istenen bir toprak parçası gibi görülmüş ve iktidar savaşları silahla olmasa bile basın ve siyasiler aracılığıyla hep devam etmiştir. Bugün kongre sürecini izleyince aklıma bir türlü yapılamayan Ulusal Kongre geldi. Hani bilirsiniz bir araya gelemeyen kürt hareketleri, inatları yüzünden halkımızın anasını ağlatır konuma geldiler. İki hareket bir araya geldimi canım cicim, üçüncüsü de masaya oturdumu hayda rezil edeyim mantığı ile bir halkın kaderini tehlikeye atar hâle geldiler. Bir de hiç utanmadılar. Bu halka ne olacak, bu insanlar ölüyor diye dert etmediler. Yada sözde üzüldüler ama pratikte hep sustular.

Yani savaşmayı bilen ve bunu çatır çatır yapan hareketlerimiz, bir araya gelip konuşmaya başlayınca işin ayarını bir türlü tutturamaz oldular. Ve utanmadılar!!! Sorumluluk deyince dağları devirenler bir türlü biraraya gelemediler. Bugün bir bakıyoruz kongre görüntülerine herkes bir arada. Sabah konuşacaklar, akşamları birlikte yemek yiyecekler. Sonra belki bir bakmışız kongre kapanışında halaylar çekilir güzel bir moral yapılır.....

Az kaldı unutacaktım belki avare bile oynarlar, belli mi olur. Tâbiki bu aşamadan önce kararlarda alınacaktır. Savaşın desteklenmesi için lojistik ve askeri destekler istenecektir. Yönetimlerin nasıl daha iyi organize edileceği, dış ülkelerden ve diğer Kürdistan parçalarından duyarlılık çağrıları falanda falan, filanda filan....

Peki bu arada savaş cephelerinde neler yaşanacaktır? Halkımız her kongre gününde kaç canı feda edecektir. Kaç aile yıkılacak ve insanlar zindanlara atılacaktır? Kaç gerilla arkadaşımız kuzeyde çatışmalarda şehit düşecek yada aç kalacak? Kaç peşmerge arkadaşımız Cephe önünde savaşacak ve şehadet şerbetini içecektir? Kaç peşmerge ailesi evlerine bir türlü giremeyen maaşlar yüzünden boynu bükük bir bayram yaşayacaktır? Peki Rojava \'da kaç şerwan yıkık dökük evlerden gün doğumunu nöbette karşılayacak, yıkık viran şehirlerde yalın ayak gezen evlatlarına ertesi günde sarılabilecekler mi diye düşüneceklerdir?

Yapılan kongreyi anlamsızlaştırmak için bunları yazmadım. Aksine bu yazdıklarım umudumun ne kadar yüksek olduğudur. Hedeflerin ne olmasına ilişkindir. Bugün bir türlü Rojava \'ya alınmayan peşmerge güçleri kime fayda sağlamaktadır? Demokrasi diye kendini parçalayan bir hareket neden kendi halkı ile peşmergenin ilişkilenmesinden bu kadar korkmaktadır ki? Yoksa halk KDP\'li olur diye mi? Yani siyasetin zayıf değilse, yönetimin güçlü ise bu korku niyedir ki? Yada KDP içinde bu nokta belirtilebilinir bırakın herkes istediği yerde siyaset yapsın. Kim ne istiyor ise söylesin.

Yoksa asıl mesele bu mu?

Sen bana güneyde yaşam imkânı vermedin, şehirlere almadın beni, bende seni almayacağım mı? Yoksa sen bana kuzeyde saldırdın, bende seni güneye almayacağım mı?

Bunların birbirine nekadar yakın olduğu çok açık değil mi? Aslında hepsi aynı şeyi diyor, aynı şeyden şikayet ediyor ve birbirine dayatıyor.

Peki kim zarar görüyor?

Şu ana kadar izlenen bu siyasetin ve karşılıklı inadın,tek bir yararı oldu, o da kürdün düşmanı kazandı, Kürt ise ölüme arkadaş oldu. Ama bunu kendine dert etmeyenler utanmadılar ! Herkes ben haklıyım demekten, hangi hak için bu yola girdiğini unutur oldu. Şimdi kongreler, eğer artık kürdün özgürlüğüne ve bütünlüğüne hizmet etmeyecek ve kürtten hizmet ve fedakârlık isteyecekse aman size kutlu olsun biz almayalım.

Ama ulusal Kongre öncesi bir adım olacaksa, kürdün özgürlük ve bağımsızlığı esas alınacak ve uygulanacaksa umarım , PYD Kongresi zafere giden yolda mihenk taşı olma misyonunu yerine getirir ve şehitlerimize, halkımıza,savaşan kahramanlarımıza hayırlı olur.

Umudum az ama hadi bu seferde inşallah diyelim.

Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
Nerina Azad
Bu makale toplam: 7424 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:15:35:34

Son Makaleler

Savaş Lordu Ortadoğu arenasında... Dilene Dilene Kardeşlik Arayanlar Selpakçı Cinci Hoca... Ülkesizlik savaşları.... Serkeftin ile serxwebûn Elleriniz kırılsın Kürd'ü Kürd'e gazlayan uyduruklar Kürdistan'da Can Yücel olsaydım ... Dipsiz Kuyular... İçimizde dışımızda diktatörsüz yarınlara ve Charles Chaplin '1940' Ahhh Kürdistan ahhh... Arka sokakların alçaklaşan NRT medyası Anamız klam ile babamız ab-ı hayat ile uğurladı Berxwedan'ı Kan akar ülkemin nehirleri, bize ise Berxwedan düşer... Kürt halkının yılmaz dostu, Tarık Akan Şehit Kara Ömer'den Rojava karşıtlığına.... Qamışlo için komplo teorileri ile Kürde saldırılmamalıdır Türkiye'de darbe girişimi, Kürdistan'da Türk seviciler! Kürdistan aydın insiyatifi çalışmaları için.. Kürdistan'da Ramazanlı azınlıklar... Güney Kürdistan referandumu galibi Messi mi? Ronaldo mu? Çele'de Kobra, Dersim'de Anıtkabir olmak.... Tık tık tık... Pornocu Partiler ile İttifaka Umut Bağlayanlar Kaldı mı? Bizi neden sevmediler? Birlik için bir adım; İNSİYATİF... PKK Kürdistanı'nda yurtseverleşen ağalar ve kaçışan köylüler... Ankara'da Avaşin olmak... Kürdün birliğinin düşmanı, kurtlaşmış Kürt medyasıdır.... Halep'e pirinç almaya giderken Ankara'da ki bulgurdan olmak.... Kürdistan'da koalisyonlar ve ittifaklar Muhalifleri Sevmeyen, Muhalif Hareket Kaymakam Sedat Enteller danteller, Kürdistan'ı görmezler... Türkiye'de diplomasi, Kürdistan'da sidik yarışları... Satılmış Öğretmen, Kürdistan'dan Kaçıyor musun? Vah Kürdistan Kürdistan Kendi ile Barışamayan Barışçı... Kürdistan 'da Demokrasi Kürdistan'dan Fransa'ya Selo candır, yedirmeyiz… HDP Bozgunu ve Şengal Katliamı Tik tak ve HDP Bombası Türk ve Arabın kardeş kalleşliği 2016 Zafer Yılı ve Umutlarımız Tiranlar, Titanlar ve Devrim yolunda top atanlar Ölsünler mi? Kanlı barışın sessiz çığlıkları Kurşun ve Şarap - 6 Kurşun ve Şarap - 5 Kurşun ve Şarap - 4 Kurşun ve Şarap - 3 Kurşun ve Şarap - 2 (Pazardan Cumaya) Kurşun ve Şarap - 1 Arafta kalanlar - 8 (Son) Arafta kalanlar - 7 Arafta Kalanlar - 6 Arafta kalanlar - 5 Arafta kalanlar - 4 Arafta kalanlar - 3 Arafta kalanlar - 2 Arafta kalanlar - 1