Türk devletini anlamakta hiç zorluk çekmiyorum, çünkü bu sistemin yetiştirdikleri insanların çoğunun bu hale gelmek zorunda olduklarını neden ve sonuçlarıyla biliyorum; bunları yaşadım, okudum ve gördüğüm gibi elliyi aşkın ülkeyi gezerken de karşılaştırmalar yaptım. Bu ülkede yaşayan insanların ezici ağırlığının ve devletin düşünce sisteminin hiç bir ülke insanlarının düşünce sistemine benzemediğini gördüm. En dolaysız biçimiyle yalancı, üçkâğıtçı, riyakâr, kullanmacı, hırsız ve ırkçı.
Dini istedikleri gibi çarpıtıp kullanmakta hiç bir kaygı duymazlar.
Tarih, sosyoloji, ontropoloji ve sosyal bilimler tamamen yalanlar üzerinden yazılıp anlatılıyor. En kadim halklar tarihleri ve tüm değerleriyle inkar edildi, ediliyor. Hiç bir demokratik devlet geleneğine ve üretim alananın da hiç bir buluşa sahip olmadıkları gibi özellikle Kürdistan\'da 12 bin yıllık Hasankeyf ve 7 bin yıllık Sur\'u yok etmek üzere olduklarının bir insanlık düşmanlığı olduğunu anlatamazsın. Çünkü bunların aile, okul ve sokaktan başlayan sakat düşünceleri bunları anlamaya izin vermez. Kulakları duymaz, gözleride bu dünyalıların gözleri gibi görmez.
Halkın seçtiği HDP\'li Eşbaşkanları ve vekilleri hapse attılar. BDP belediyelerinin çoğuna zorla kayyum attılar ama \"Halkın iradesine saygı duymak gerekir\" diye de gibi hörtlerler. Alevilere, Kürdlere yönelik en adi iftiralar ve aşağılamalar günlük yaşamın bir parçası. Ermeni ve Yahudi sözcükleri adeta bir küfür olarak kullanırlar. Başkaların inancına düşmanlık yaparlar, aşağılarlar fakat kendi inançlarını her yerde özgürce yaşamak isterler. İki milyon Ermeni\'yi kıyımdan geçirdiler sonra dediler \"Bunlar bizi katletti\" \"Peki yok olan onlar, sen ise varsın, Ermeniler buharlaştı mı?\" desen bile ne dediğini anlamazlar. Çünkü düşünce sistemleri farklıdır. Kürdleri inkâr ederler, dilini ve tüm değerlerini yasaklarlar, kentlerini ve köylerini yıkar, yakarlar sonra onlar teröristtir\" dediler ve demeye devam ediyorlar. Onlar için yalan söylemek, sahtekârlık bu kadar basit. Almanya iki Türk bakan\'ın mitingini yasaklamış. Erdoğan Almanya\'yı bundan ötürü tehdit ederken kendisinin hiç bir mitinge izin vermediğini, geçmite olmuş mitinglere nasıl vahşiyane saldırdıklarını, hatta bir çok mitingte insanları nasıl öldürdüklerini düşünemezler. Çünkü bunların düşünce sisteminde bir bozukluk var.
Erdoğan, Almanya \"Bakanımın mitingini engelleyenlerin dünyayı başlarına yıkarım\" dedi. Cem Özdemir Taksim\'de miting yapmak istiyor
\"Öyleyse biz de Taksim Meydanı\'nda bir miting yapalım. Eğer Ankara benim güvenliğimi garanti altına alacaksa ben gitmeye ve miting yapmaya hazırım.\" dedi. Fakat dedide ne oldu? Burdaki düşünce sistemi farkı ve tamda klinik bir vaka. Türk siteminin aklı, mantığı bu dünyanınkinden farklı çalışıyor. Sen hiç bir demokratik eylem tarzına izin vermeyeceksin fakat başkasının ülkesinde istediğin mitingi, eylemi yapma hakkını kendinde bulacaksın. Kendi dilini her yerde savunacaksın fakat Kürd halkının dilini yasaklayacaksın. Kıbrısın bile devlet olma hakkını savunacaksın ama 50 milyonluk Kürd halkının hiç bir hakkını tanımayacaksın. Bu zihniyet sakat değil mi?
Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.