İcatları, sıradan bilim insanları değil, düşünürler yapar. Düşünürler, sistematik düşünebilen felsefecilerdir.
1- Filozoflar, başta kendileri sistemli düşünmeyi edinir ve statik düşünceyi kırar.
2- Düşünürler, farklı ve yeni düşünceyi toplumun önüne koyar, donuk düşünceleri aşar ve yeni bir çağa ilerlemeyi sağlar.
3- Toplumsal sorunlara, çağdaş çözümler üretirler.
4- Toplumdaki özgün kimlikleri savunur, üretir ve onu yabancı fikirlere karşı korurlar.
5- Toplumların bekasını sağlamak üzere fikirler üretir ve onu sürekli kılarak istikrarlı geliştirirler.
Felsefi düşünmek, sistemli düşünerek kuram üretmektir.
Antik dönemde İyonya, felsefenin doğuş alanıydı. Osmanlı ve Türkiye egemenliğinde ise bölge düşün yoksulu, kendini üretemeyen, talan olunan bir coğrafya oldu. Çünkü kuramsal düşünme bitirildi. Mevcut resmi eğitim politikaları, bitirmek üzere uğraşıyor.
Bilim, laboratuvar ve kuram oluşturmak üzere iki aşamada yapılır. Laboratuar aşamasında eğitilip, kuram yapmayan kişi sadece laboranttır.
Laborantlığın "bilim" sayıldığı ülkede, bilim ve düşünce üretilemez. Mevcut olanın tatbiki ile sınırlı kalır. Türkiye'de bırakalım kuramsal, yani felsefi düşünceyi laboratuar alanındaki çalışmalar bile sınırlı ve ketumdur.
Akademisyenler, sistematik felsefi düşünmeyi bilmedikleri için kuram yapamamaktadırlar.
Çalışma hedefi, para, kol, emek ve hamallık boyutunda olup, düşünce boyutundan uzak duran toplum ve eğitim sisteminde, kuramsal düşünme geleneğini oluşturmak, deveye hendek atlatmaktan daha güçtür.
Türkiye'de entelektüel, aydın, felsefeci ve bilim insanının çıkmaması, bu geri eğitim sistemi nedeni iledir.
Çünkü Türkiye doğal bir ülke değildir Türk milleti özgün bir topluluk değildir.
Türk toplumu, kendi tarihi, dili, kanon eserleri ile var olabilen bir geçmiş dinamikten yoksundur. Bilakis bu özelliklere sahip olan Kürt, Ermeni, Süryani, Laz ve Rum topluluklarını yok sayarak, dağıtarak, yarattıklarını yok edip, onları devşirerek, kendine katarak "var" olduklarını savunmuş bir sistemdir.
Türk devleti, Yakın Doğu halklarını jenoside tabii kılan bir sistemdir. Bu sistemin şemsiyesi altında düşünce üretmek, kuram oluşturmak bir yana, kitap okumak, özgür ve özgün düşünmek bile problemdir.
Kısa keseyim...
Vicdanınız varsa, geriliğiniz, söyledikleriniz ve iddialarınız ile yüzleşin!
Maalesef!
Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.