Erken dönem Kürt hareketinde güçlü bir modern damar var. Ancak jenosidal egemen ideoloji, Kürt modern hareketinin bu damarını da inkar ederek, vandalistçe onu da "ilkel", "eşkıya", "haydut", "geri", "feodal", "şaki" olarak anti propaganda eder. Kendi sömürgeci soykırım uygulamalarını ise "Madernizm" diye sunmaktadırlar ki Kemalist, Pehlevist, BAAS iktidarları kendilerini Kürtlere ve dünyaya böyle servis ettiler...
Ahmedê Xanî, Şêx Rıza Talabani, Hacı Qadiri Koyi, Abdullah Goran, Abdullah Hamza, Refik Hilmi, Alişêr, Cegerxwîn, Ahmed Nazif, Cibranlı Xalid, İhsan Nuri Paşa, Nuri Dersimi, Hasan Hayri, Hawar Ekibi, Xoybûn önderleri, Abdurezak Bedirxan, Dr. Fuad, Kemal Fevzi, Piremêrd, Erebê Şemo, Eliyê Evdirreman, Memduh Selim, Abdurahim Zebihi ve ekibi JEKAV, Dr.Şivan ve sonrasında onun etki alanındaki Kürt hareketi, Doğu ve Güneydeki Komala, 1970 sonrasındaki İran KDP, 1970 Kuzeydeki Kürt hareketinin ekseriyeti modern hareketlerdir.
Ulusal hareketlerin ekseriyeti, milliyetçilik hareketine yöneldikleri oranda modern olmak durumunda olmuştur ve olur.
Bugün Kürdistan genelinde sayısız Kürt entelektüel, aydın, siyasetçisi vardır.
Tutumlarından dolayı Türkiye akademisinde yer bulma imkanı olmayan, ayrılan, atılan sayısız Kürt akademisyen ülkesinin dışında dünya üniversitelerinde başarılı eğitim faaliyeti yürütürken, entelektüel ve aydın tutumlarını korumaya çalışıyorlar. Amir Hasanpur, İzady, Behroz Sujadi, Ferhat Sekaly, Haşim Amedizade, İ.Şahro ve ismini sayamadığımız sayısız öğretim üyesi yoğun çalışmalarını sürdürür. Son 20-30 yılda Defacto oluşan Kürdistan yönetimlerine bağlı üniversitelerde, tüm eksiklerine rağmen eğitim alanında ciddi gelişmeler kaydedilmiştir.
Yine yıllara yayılan jenosidal uygulamaların sonucu, Diasporada oluşan Kürt milliyetçi hareketi, önemli şahsiyetleri bağrında çıkarmıştır ve çıkarıyor. Ancak gerek Kürt siyasal hareketinin eksik ve yetersizlikleri, milliyetçi duruşlarındaki zafiyet bu entelektüel, aydın ve milliyetçi potansiyelden yararlanma ve harekete geçmesinde beceriksiz hatta ayak bağı oldu. Bugün görmekteyiz ki bağımsız Kürt aydın ve entelektüel çevrelerinin çabaları, Kürt siyasal hareketini yol ayrımına doğru çekmekte ve zorlamaktadır. Ya modern, yani milliyetçi harekete akıp, milli parçalanmışlıklarını aşacaklar ya da parçalanıp eriyecekler.
Bugün Diplomasi ‘de Kürtlerin yoğun nüfuz ve etki alanlarına rağmen, Dünyanın devletsiz ve uzun sürece yayılan jenoside tabii en gözde ulusu olmasına rağmen, bir Rafael Lemkin kadar kendilerini ortaya koyamadıkları aşikardır.
O halde soykırıma uğrayan ve tabi tutulmaya devam eden bir ulusun entelektüel, aydın, siyasetçi ve örgütleri olarak, Hukukçu Rafael Lemkin'i öğrenelim, onun Soykırım Sözleşmesini dünyaya nasıl kabul ettirdiğinin zorluklarını göz önünde tutalım, güncelleyelim, başardıklarını, başaramadıklarını, eksikliklerini kavrayarak elimizdeki verilerle dosyalarımızı ilgili dünya örgütlerinin önüne koyalım.
Bu sorun sabır sorunu değil acildir.
Bu sorun bir beyan sorunu değil, ceza ve soykırımı önleme sorunudur...
Modern Kürt hareketi bunu yapmazsa, ancak peş peşe Dersim, Zilan, Enfal, Ezidi katliamlarını kınamak ile yetinir. Sorun canlıdır, barbarlık, vandalizm, imha ve onların kümülatif halı soykırım devam etmektedir.
Kürt ulusu yok edilmek isteniyor, onun güvenliği, soykırımdan kurtuluşu, kendi geleceğini belirleme hakkını hayatta geçirmenin devrindeyiz. Modern Kürt hareketinin, siyasetinin, entelektüel ve aydınlarının dünya ve insanlığın önüne, ahlak, vicdan ve hukuku koyarak bu acıyı acilyetle aşmazsa bir ulus tehlikededir. Modern olmak bu bilinçle hareket etmeyi gerektirir... Siyasi parçalanmıslikları, grup çekişmeleri, alan hakimiyetleri bir tarafa bırakıp, bir ulusu kurtarmak ve korumak elzemdir. Bu görev Kürt Modern hareketinin asıl vazifesidir. Çünkü Kürtler için modernizm, Kürt milli varlığını öncelikle güvenliğe almayı gerektirir. Korumak, statü ile olur.
Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.