Dünyada iki merkez savaş halinde;
Rusya ve ABD.
ABD' de kendi içinde iki merkezli. Sıcak para tutmaya çalışan tüccar ile pentagon stratejistleri arasında, yoğun bir anlaşmazlık yaşanıyor.
Bunun sonucu, tüm siyasi kurumlarda üç yıldan beridir, üst düzeyde tasfiyelerin ardı arkası kesilmez oluyor.
Ayrıca, bu iki merkezin oluşturduğu ilişkiler de kaypak ve kaygandır.
Çünkü herbirinin geçmişten devir aldıkları tarihi açmazları, geleneksel refleksleri, çıkar grupları ve alt kültürleri oluşmuş.
Kaypak ittifaklar tüm kesimler için geçerli.
ABD de, adeta, Pentagon yasal bakımından güçlü ancak organizasyon olarak güçsüz olan başkanlık sistemine yakayı kaptırmış durumda.
Başkanlık, bu durumdan güçlü çıkmak için her yolu deniyor.
Bu da siyaseti dizayn etmek için, her gün Tiwitt atarak, her kesimi adeta bunaltarak test ediyor. Sadece test ile de yetinmeyip, Amerika’dan, NATO güçlerinden, eskiden kendine bağımlı olan devletlere kadar hepsini hop oturtup hop kaldırıyor. Siyaseti sıklıkla karmalıyor. Yeniden test ediyor ve geleceğe uyarlayarak az katkı ile çok kar etmenin yolunu bulmaya çalışıyor. Bunu yaparken, hesapsızlığına yenilme riskini de beraber yaşıyor. Bir attığı twittii, bir sonraki tiwit ile tezat olabiliyor. Bu durum savaş cephesine de yansıyor.
Durum bu minvalde devam edince, çelişkiler ile dolu beyanlar ve bu beyanların sahada karşılığı, güçlerin yeniden karmalanmasının getirdiği, siyasi kaymaların oluşumunu sıklaştırıyor.
Bu durum, ABD politikalarına prestij kaybettirince, yereldeki şiddeti tırmandırıyor.
Tabi burada, hava savunmasında yoksun devletsiz halkların zoka altına sürülmesi ise daha kolay gibi gözüküyor.
Kürtler gibi....
Bunu aşmak için devletsiz halkın yapacağı hiç bir şey ve avantajı yok mu?
Tabii ki var.
Bu avantajların başında, bulundukları jeo-stratejik alan ve bölgenin ilk üç kalabalık halkı arasında olması, geniş bir mücadele tarihi geçmişine sahip olması, karşıt güçlerinin bütünlüklü olmaması, savaşta edindiği deneyim ve dünya tarafından tanınıyor olması vs. var.
Bu dinamiği kullanabildiği oranda başarmış, kullanamadığı oranda başarısız ya da az başarı ile orta yerde kalıyor.
Tabi, güçlerini kullanmak için, devletsizliklerinin getirdiği derin eksikliği hissederek hareket etmeleri de doğal, ancak doğal olmayan bu eksikliği gidermeye çok geriden durarak ilerlemeleri ya da hedeflemelerindeki eksiklik bir maraz olarak orta yerde duruyor.
Ulusal simgelerini geride tutup, örgüt-parti fetişizmini yaşamaları ile stratejik çıtalarındaki düşüklüğe, daha da düşmeleri en büyük handikapları.
Bu da her gücün kendine has davranışları aşamadığı kaygısı ile yeni proje ve siysetlere kendini seri şekilde uyarlamadığı, aynı kavis içinde kaldıkları görülüyor.
Geleneksel siyasette kendi iç nefretiyle başbaşa kalmanın, büyük avantajların uçup gitmesine neden olduğunu görmekteyiz.
Şimdi buyurun yeniden düşünün!
Hep birlikte düşünelim...
ABD cephesi böyle giderken, Rusya ne yapıyor?
Tabi yerinde durmuyor...
Çok yönlü bu karmaşık siyasette yol almaya çalışıyor.
Burada şiddeti inşaa eden bölge devletleri ise statüko, genişleme ve ayakta durmanın tüm yollarını deniyorlar.
Türk, Arap ve Fars devletleri ise Kürt ve din açmazları ile hep geriye oynayarak, savaşa atılıyor. Savaş avantajlarını ise hep kazanç hanelerine kayit etmeleri, yanılgılı olabilir...
Zira yaşanan bir üçüncü dünya savaşıdır. Kimin kendini nasıl takim edeceğini gözlemlemek önemlidir...
Şimdi, kim kime neyi, nereyi devredecek ve seyir nasıl olacak müphemdir.
Ancak, bu alt-üst oluşlar Devletsizleri çok sarsıp, bitkin düşüneceği aşikâr. Ama yeniden toparlanmaları ve direnç göstermeleri ile dünya siyasetinde bir aktör olacakları kesindir.
Değişkenlik, değişen bu süreci iyi izlemek ile anlaşılır.
Gereğini yapanlar kazanır.
Gereği nedir?
Bu çok bilinmeyenli bir denklem değildir..
Yamalar daha net göründü.
Şimdi, blöf yapmanın zamanında değiliz! Trump ve yandaşları yanıldı ve yeniliyor gibi!
Rusya, İran, Suriye savaş alanını genişleterek sürdürmeyi yeğliyor.
Tüm devletlerin ateşi altına düşmüş Kürt'ün işi zorda, ama kazançlı olacak!
Çünkü savaş uzun sürecek ve cepheler daha çok karmalanacak!
Savaş güçlerin ittifakları ile sürüyor!
Süreç yeni sürprizlere gebe!
Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.