Yerel seçimlere yaklaşık 12 ay kaldı. Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) ‘seçime girebilir’ diyebileceği bir siyasi partimiz hala yok. Bu yazı ile seçime nasıl hazırlanılacağı konusuna dair bir öneri paketini kamuoyumuzun dikkatine sunuyorum.
Öncelikle, ‘Diyarbakır Yerel Seçim Komisyonu’nun oluşturulmasını önermekteyim. ÖSP, T-KDP, KDP, PAKURD, PSK, PAK, HAK-PAR, AZADİ’den bu komisyona daimi ve tam yetkili birer üye vermesi istenilecektir. Böylece komisyonun maksimum 8 üyesi siyasi parti temsilcilerinden oluşacaktır. Diyarbakır Seçim Komisyonu 11 yönetim birimi içerecektir. Bu yönetim birimlerinin sorumluluğunu profesyonelce üstlenecek sivil 11 üye de Diyarbakır Seçim Komisyonu’nda yer alacaktır. Siyasiler böylece sivillere alan açmış olacaktır.
Diyarbakır Yerel Seçim Komisyonu en az 20 üyeden oluşacaktır. Bu yönetimlerin sorumluluğuna kentimizin sorunlarının, gereksinimlerinin farkında ve derdinde inatçı olan sivil bireylerimiz davet edilmelidir. Kendi ve yakın çevresinin çıkarları, güvenliği, yaşam hakkı ve refahı kadar, toplumun çıkarları, güvenliği, refahı ve yaşam hakkını da cesurca savunan ve koruyan her birey komisyonlarda aktif ve pasif görevler alabilir.
Türkiye İstatistik Kurumu tarafından Ocak 2017’de açıklanan verilere göre Diyarbakır nüfusu 1.699.001’dir. Diyarbakır’ın merkez ilçeleri olan Bağlar, Kayapınar, Yenişehir ve Sur’un nüfusları toplamı 1.047.286’dir (%61,51). Geri kalan dokuz ilçemizde 651 bin 715 kişi (%38,49) yaşamaktadır. Kentimizde 0-19 yaş aralığında 564 bin 276 (%33,19) kişi yaşamaktadır. Bu sayılar dikkate alındığında 20 üyelik komisyonların zorlu bir sürece gireceği ve tecrübelerini diğer İl ve İlçe Seçim Komisyonlarıyla paylaşması gerektiği ortaya çıkacaktır.
Hala teşkilatlanma için yeterli vakit mevcut olduğu için, bağımsız adaylarla seçime girme önerisini dile getirmek işbirliğini önlemeye ve pasifleştirmeye neden olabilir.
Yerleşim yerlerimizde; yönetim, ekonomik, sosyal, eğitim, çevre krizi yaşandığı ve seçim tarihine çok yaklaşıldığı için Mart 2019’a kadar devam edecek yerel seçim sürecinin ‘Diyarbakır Yerel Seçim Komisyonu’ tarafından yönetilmesini önermekteyim.
Aziz Yağan
Diyarbakır Seçim Komisyonu
1) Komisyon oluşturma önerisinin nedeni; 2019 yerel seçim sürecini açık, şeffaf, vesayetsiz, tarafsız ve bağımsız olarak toplum yararına işbirliği ile yönetmek ve başarıyla tamamlamaktır. Seçim Komisyonu yerel yönetim hizmetlerinde reformu ve kent yaşantımızın modernize edilmesini hedefleyen girişim olmalıdır.
2) Komisyon öncelikle siyasi partilerin tayin edeceği üyeleriyle bir araya gelmelidir. İşbirliği kararı topluma güven verecek, cesaret, motivasyon ve hız artacaktır. Sonraki aşamada aşağıda sıralanan yönetim organlarının sorumluluğu teklif edilecek üyeler, komisyon tarafından belirlenerek komisyona katılmaları için davet edilmelidir.
Eğitim, Kültür ve Sanat Yönetimi Çevre, Sağlık, İşçi Hakları ve İş Güvenliği Yönetimi Trafik ve Toplu Taşımacılık Yönetimi İşveren ve Girişimci Talepleri Yönetimi Proje Yönetimi Denetim Yönetimi Basın Yayın ve Sosyal Medya Yönetimi Dış İlişkiler Yönetimi Örgütlenme Yönetimi Mali Yönetimi Hukuk danışmanlığı Yönetimi
3) Olumsuz süreçler nedeniyle kent için sorumluluk almaktan kaçınmış, işinin ve yaşantısının dışına çıkamamış sivillerimizin de güven duyarak yer alabileceği komisyon, siyasi partilerimizin eşliğinde, himayesinde çalışmalarını yürütmelidir.
4) Komisyonda kararların oy çokluğu ile değil, ‘oy birliği’ ile alınması esasına dayanmalıdır.
5) Komisyonun tek görevi kendi benzer örgütlenmesini tüm il ve ilçelerimizde gerçekleştirmek yoluyla tüm il ve ilçelerde belediye başkanlığına aday göstermek, seçim çalışmaları yapmak ve seçimi kazanmaktır.
6) İl ve ilçelerde oluşturulacak komisyonlar o il ve ilçelerin adıyla anılmalıdır: Çermik Seçim Komisyonu, Yenişehir Seçim Komisyonu, Elazığ Seçim Komisyonu, Ahlat Seçim Komisyonu gibi.. Büyükşehir olan ve olmayan illerimizde oluşturulacak komisyonlar yine ilin adını almalı, tüm ilçelerin işleyişinden de sorumlu olmalıdır.
7) İl ve ilçelerde komisyonların benzer ad altında çalışmalar yürüten yönetimleri, kendi aralarında iletişim ve etkileşim halinde olacakları bir ağ oluşturmalıdır. Kopukluğa izin verilmemelidir.
8) Diyarbakır Seçim Komisyonu’nun ilk görevi siyasi partilerimizden birini YSK’nın seçime katılabileceğini onaylayacağı teşkilatlanma sayısına ulaştırmak olmalıdır. Öncelikle, komisyona üye vermiş siyasi partilerimizin YSK tarafından onaylanmış il ve ilçe teşkilatları belirlenmeli ve ardından, komisyon seçime hangi parti ile gidileceğini kararlaştırılmalı ve hızla o partinin teşkilatlanma eksiği giderilmelidir. Komisyon asgari teşkilatlanma sayısına Mayıs 2018 sonuna kadar ulaşmış olmalı ve bir taraftan da il kongrelerinin ve genel kongrenin hazırlığını sürdürmelidir.
9) Komisyona üye vermiş partilerden mevcut teşkilatlarının lağvedilerek, teşkilatlanması hedeflenen partinin adıyla yeniden teşkilatlanmaları istenmemelidir. Ayrıca, partilerin resmi üyelerinin istifa ederek teşkilatlanması hedeflenen partiye üye olmaları da istenmemelidir. Eksik teşkilatlanmaların tamamlanması ve üyelik için yeni çalışmalar başlatılmalıdır.
10) Komisyon, YSK’nın belirlediği teşkilat yeter sayısını tamamlamak için tüm vatandaşlarımıza çağrı yapmalı ve temaslarda bulunmalıdır. Üyelikte ve yeni teşkilat oluşturmada kendiliğinden gönüllü olacak vatandaşlarımıza her türlü teknik destek sağlanmalıdır.
11) Seçimlere onunla gidilmesine karar verilmiş parti, komisyonun ilke ve hedeflerine aykırı ilişkilere girdiğinde ya da tutum sergilediğinde seçim çalışması hızla durdurulmalı, seçmenlere açıklama yapılarak o partiye sağlanmış il, ilçe teşkilatları istifaya ve bu süreçte üye olanlar da üyelikten ayrılmaya davet edilmelidir.
12) İl ve ilçe komisyonlarına üye vermiş diğer partiler ve onların komisyondaki üyelerinin komisyonun ilke ve hedeflerine aykırı ilişkilere girdiği, görüş belirttiği ya da tutum sergilediği tespit edildiğinde komisyonlardaki üyeliğine son verilmeli ve seçmenler hemen bilgilendirilmelidir.
13) Seçime katılması için işbirliği ile teşkilatlanması tamamlanacak parti ‘tüzüğünü, programını, sembollerini, genel başkanını, siyasi görüşünden kaynaklı ilişkilerini, siyasi görüşünden kaynaklı kaygılarını, siyaseten uzak durduğu kesimlere karşı yaklaşımını, prensiplerini ve siyasi hedefini’ seçim komisyonlarına dayatmamalıdır.
14) Komisyonlara üye vermiş tüm partilerin istisnasız tüm il ve ilçe büroları seçim bürosu haline getirilmelidir.
15) Komisyonlara üye vermiş partilerimizin genel başkanları, yardımcıları, il başkanları gibi yöneticileri kendilerinin potansiyel belediye başkan adayı olarak gösterilme beklentisine girmemelidir. İsteyen herkes aday adayı olabilir. Kimin belediye başkanı adayı olacağına komisyon aday belirleme kriterleri güvencesinde karar verilmelidir.
16) Diyarbakır’da, diğer illerimizde ve ilçelerimizde oluşturulacak seçim komisyonlarına üye olması, katkı sunması için davet edilecek ya da kendisi başvuracak bireylerin herhangi bir siyasi partiye ait olup olmaması önemli değildir; siyasi bir geçmişinin olması ya da olmaması önemli değildir; siyasi görüşünün ne olup olmadığı önemli değildir; sosyal statüsü, yaşı, cinsiyeti, anadili, dini, kültürünün ne olduğu önemli değildir. Adayda emin olunacak en ciddi kriter; yerel ve evrensel değerleri, insan haklarını ve özgürlüklerini sahiplenmesi, koruyabilmesidir. Önemli olan; mesleğinde başarılı olması, kendi milli değerlerini içselleştirerek aşmış ve kendinden farklı kesimlerin değerlerinin de farkında olması, bireysel ve sosyal problemlerimize karşı çözüm odaklı olması, toplumun tüm kesimlerine saygılı ve sahiplenici tutum sergilemesi, ilişkilerinde ılımlı ve yapıcı bir yaklaşım sergilemesi, kent yaşamını sorgulayıcı, iyileştirici ve geliştirici perspektife sahip olmasıdır.
17) İl ve ilçelerimizde birey, grup, toplumun ortak yaşam ve inanç alanlarında yaşadığı sorunların dile getirilmesi, bu sorunların çözümü kadar önemlidir. Toplumumuz bugüne gelinceye kadar sorunlarını tartışma ve çözme fırsatını elde edememiştir. Bu nedenle trafikten, hijyenden, mahalli pazarlardan, kuralsızlıktan eğitime kadar çeşitli sorunlar devam etmektedir.
18) Komisyonda yer alacak ‘Eğitim, Kültür ve Sanat Yönetimi, Çevre, Sağlık, İşçi Hakları ve İş Güvenliği Yönetimi, Trafik ve Toplu Taşımacılık Yönetimi, İşveren ve Girişimci Talepleri Yönetimi, Denetim Yönetimi, Mali Yönetimi’ kendi alanlarında kanıtlanabilir verilerle raporlar hazırlamalı, durum tespitleri yapmalı, sorunların nasıl çözüleceği üzerine fikir üretmelidir. Bu çalışmalar için yerel ve uluslararası işbirliğine ve desteğe açık olunmalıdır. Yönetim alanına katkı sunan, önerisi olan her seçmenin görüşüne başvurulmalıdır.
19) Seçim Komisyonları, komisyonda üyesi olmayan diğer siyasi parti, grup ve STK’ları toplumumuza hizmet, yaşam kalitesinin artırılması için işbirliği başlatılacak kuruluşlar olarak görmelidir.
20) Komisyonda yer alacak ‘Eğitim, Kültür ve Sanat Yönetimi, Çevre, Sağlık, İşçi Hakları ve İş Güvenliği Yönetimi, Trafik ve Toplu Taşımacılık Yönetimi, İşveren ve Girişimci Talepleri Yönetimi, Denetim Yönetimi ve Mali Yönetiminin’ asıl hedefi; özgür, huzurlu, saygılı ve adil bir toplumsal yaşam için; “sermaye, yetişmiş insan gücü, girişimci, iş gücü ve beyin göçünün” durdurulmasına, emeğin sömürülmesinin ve çalışanların kuralsızca, saygısızca, insafsızca çalıştırılmasının önüne geçilmesine yönelik çalışmalar yapmak olmalıdır.
21) Eğitim, toplu taşımacılık, okul servisleri, trafik, yol, refüj ve parkların durumu ve nasıl iyileştirilip geliştirilebileceği; belediye gelirlerinin kaynağı, miktarı ve nerelere ne kadar nasıl harcandığı, harcanan paraların karşılığının alınıp alınmadığı vs. ‘hesap verebilirlik ilkesi’ gereğince komisyonun üzerinde duracağı konular olmalıdır.
22) Seçim Komisyonları toplumun gerek geleneksel, muhafazakar, gerekse laik yaşam tarzına saygı duymalı, güvende hissettirici önlemler almalıdır. Komisyonlar toplumu oluşturan farklı kesimlerin ve bireylerin ‘düşünce tarzının ve yaşam tarzının’ saygınlığını ve olağanlığını sürdürmesini amaçlamalıdır. Toplumun farklı kesimlerinin benliğini, tarihini, dilini, geleneğini değiştirmek, unutturmak, aşağılamak ya da modernize etmek için zor kullanım da dahil sayısız yöntem deneyen her anlayışa karşı çıkılmalıdır.
23) Komisyonlarımız; farklı dini, siyasi, kültürel kesimlerimiz ve bireylerimiz arasındaki zayıflamış güveni daha da sarsacak, birbirine zarar verdirtecek nefret söylemi ve şiddet çağrılarına karşı durmalı, güven ve hoşgörüyü yeniden tesis etmeye gayret etmeli; bu amaçlar için çaba gösteren her kesimle işbirliği yapmalıdır.
24) Komisyonlar, daha önceki seçimlerde hangi parti/partilere oy verdiği ya da vermediği ile seçmenleri değerlendirmemeli, suçlayıcı, utandırıcı yaklaşım sergilememelidir.
25) Komisyonlar sadece kendi görüşlerini ortaya koymalı; yeni bir sayfa açılması, yeni bir başlangıç yapılabilmesi için seçmenleri işbirliğine ve desteklemeye davet etmelidir.
26) Komisyonlar, komisyonlarında üyesi yer almayan başka siyasi parti ya da grupları (ancak YSK’nın şart koştuğu teşkilatlanma sayısı tamamlandıktan sonra) bünyesine davet edebilmeli, bünyesine katılmak isteyenleri değerlendirebilmeli, işbirliğine de açık olmalıdır.
27) Tüm çalışmalar, öneriler, kararlar kayıt altına alınmalı ve arşivlenmelidir.
Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.