Yaşanan mağduriyetleri yarıştırmak, ayrıştırmak doğru bir tavır değildir. Bir ülkede haktan, hukuktan yana yaşanan ortak mağduriyetler varsa ayırım gözetmeden birlikte ele alınmalıdır. Demokrasinin ve demokrat olmanın gereği ve kriteri budur. Yaşatılan mağduriyet aynı olsa bile ayrı ayrı değerlendirildiği müddetçe demokrasiden yana ileriye dönük, ilkeli ve sonuç alınabilecek ittifaklar kurulamıyor.
İmamoğlu'na yapılan hukuksuzluğa herkes karşı çıkmalı, buna itiraz eden kimse yok. Sürekli tekrarlandığı gibi adalet herkese lazım. Ancak dikkat çekici olan muhalefetteyken dillerinden düşünmediklerini adaleti bile diğer mağdur edilenler için değil sadece ama sadece kendileri için istiyor olmaları. Haliyle böyle olunca da iktidara geldiklerinde herkese lazım dedikleri adalet rafa kaldırılır ve sadece kendileri için adalet uygulanır.
İmamoğlu'na verilen ceza ve sonucunda siyaset yasağını aklının almadığını söyleyen Kılıçdaroglu "Bana haklı bir gerekçe gösterin" diyor. Bilindiği gibi Opr. Dr. Selçuk Mızraklı halkın oyları ile Amed belediye başkanı olmuştu. Bugün Demirtaş ile birlikte Edirne F tipi cezaevinde. Sormak lazım, Kılıçdaroglu Mızraklı'ya bu ceza verilirken neden merak edipte haklı bir gerekçe varmı yokmu diye sormadı?
Muhalefetteyken mağduru oynayanlar iktidara geldiklerinde bu ülkede zalimleştiğini ve iktidarın hak arayanlara karşı yargıyı sopa gibi kullanmak istedikleri biliniyor. Şimdi önemli olan İmamoğlu'na mı yoksa herkes için demokrasiye mi sahip çıkmak mı gerekiyor? Şayet herkes için demokrasiye sahip çıkmak gerekiyorsa neden Selçuk Mızraklı için Amed belediyesi önünde toplanılmadı? Neden İmamoğlu için halkın iradesinden, bu iradeye duyulması gereken saygıdan söz edenler Mardin’den, Van’dan ve benzeri yerlerde ki aynı saygının duyulması gereken iradeden hiç söz edilmez? Seçimi kazanmaları halinde 6'lı masanın bu konuda bir tavrı ve verilmiş bir sözü de henüz yok.
Etnik ve inançta farklı olanları hakta, hukukta ve adalette eşit görmeyenler, sadece kendileri mağdur edildiğinde haktan hukuktan adaletten söz ederler. Samimiyet olmadıkları içinde iktidara geldiklerinde onlarda başta Kürd'ler ve Aleviler olmak üzere farklı olanları mağdur etmekten geri kalmayacaklardır.
Neymiş "Aynı gemideymişiz" neymiş "Demokrasi herkese lazım-mış" ciddiyetten vaz geçtik samimiyet beyler samimiyet. Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan kadar olamadınız.
A.Güllüoglu
Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.