Bir halkın toprakları işgal edilebilir, ülke kaynakları talan edilebilir. Ancak o halkın ulus bilinci varsa işgal 100 yıl sürse bile direnişin ruhu yok edilemez, nesilden nesile aktarılarak devam eder. Tıpkı Güney Kürdistan'da olduğu gibi yok sayılan bir halk bugün federe devletin üyesi.
Zafer her zaman özgürlüğü için direnen halkların olmuştur. Ukrayna ulus bilinci ile Putin'e karşı savaşıyor. Dünyayı etkileyip kutuplaşmaya yol açan bu savaşta AB ve ABD'de Putin'e ambargo koyarak taraf oldular. ABD ve AB'nin taraf olmasını ve Zelenskiy'i tartışmadan önce, Suriye ve Irak'ta olduğu gibi Ukrayna halkına yaşatılan savaşın çirkin yüzünü görmek gerekiyor. "Savaşa Hayır" diyerek taraf olmak icin haklı ve haksızı ayırmak gerekiyor. Doğru karar verebilmek içinde önce ideolojik ve ırkçı ön yargılardan arınmak gerekiyor. Bu savaşı Ukrayna'ya saldırarak başlatan Putin olduğunu görmek gerekiyor.
Rus halkıda Putin'i savaşa yol açtığı için her gün eylemler yaparak protesto ediyor. Gelen asker cenazelerini artması ile birlikte halkın tepkisi giderek artacak. Anlaşılan Putin'in dünyanın ikinci süper gücü üstün donanımına rağmen savaşta beklenen başarıyı sağlayamadı. Ukrayna'da sivil halk Putin'in ordusuna karşı direniyor. Kendi halkının gösterdiği
tepkilerin önünü alamayan Putin 180 bin kişiden oluşan işgal ordusu ve Belarus'un açık desteğine rağmen Ukrayna halkına baş eğdiremedi. Şimdi Eshed'in başta Kürd'ler olmak üzere muhaliflerine karşı savaşta kullandığı Şebbiha denen silahlı grubun 16 bin elemanını ve Çeçen savaşçıları para karşılığında Ukrayna halkına karşı şehir savaşlarında kullanmak istiyor.
Paralı askerler Osmanlı'nın Yeniçerilerine ve Fransa'nın lejyonerlerine benzeyen kontrolsüz şiddet uygulayan, yağmacı tecavüzcü canilerden oluşan, kimseye hesap vermek zorunda olmayan, katiller ordusudur. İşgal yetmezmiş gibi profesyonel paralı katillerin savaşta kullanılması Putin adına ikinci bir utanç kaynağı olarak tarihi kayıtlara geçecek ve ilk önce Rus halkı bunun hesabını soracaktır. Batı ülkeleri ellerindeki nükleer silahları caydırıcı güç olarak kullandıkları halde Putin elindeki nükleer silahları kullanmak pahasına Finlandiya ve İsveç'e NATO'ya girmeyin diye tehdit ediyor.
Putin'in bağımsız bir ülke olan Ukrayna'yı işgal etmesine Türkiye Suriye’deki konumu nedeni ile Putin'e karşı sesini yükseltmiyor. Ancak bu saatten sonra Suriye'deki politikasının eskisi gibi olmayacağını belli oldu.
"One Minute" ve Mavi Marmara olaylarından sonra bozulan ilişkilerin üzerinden yıllar geçtikten sonra İsrail Cumhur Başkanı Türkiye'ye geliyor. Ziyaretin Ortadoğu'da neleri değiştireceğini yakında göreceğiz.
Bedelini bilerek direnen bir halkın karşısında hiçbir ordunun başarı şansı yoktur. Teslimiyetin ölüme, direnişin zafere götüreceğinin bilincinde olan Ukrayna halkı da onurlarını korumak ve çocuklarının özgür geleceği için direniyor.
Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.